Kahve Çekirdeği

Bir zamanlar, Afrika’nın sıcak ve tozlu topraklarında, küçük bir kahve çekirdeği yaşardı. Bu çekirdek, diğer tüm çekirdekler gibi toprağın altında karanlıkta uyurken, bir rüya gördü. “Ben bir kahve çekirdeğiyim, ama ne yapabilirim ki?” diye düşünürken, aniden rüyasında bir ses duydu: “Merhaba küçük çekirdek! Sen büyük bir kahve ağacına dönüşebilirsin!” “Gerçekten mi?” diye sordu çekirdek şaşkınlıkla. “Evet, sadece kendine inanman ve hayalini gerçekleştirmek için çalışman yeterli” dedi ses. Çekirdek uyanır uyanmaz, kendine inandı ve hayalini gerçekleştirmek için çalışmaya karar verdi. Güneşin altında, yağmurun altında ve toprağın besinleriyle beslenerek büyüdü. Zamanla, küçük bir filiz haline geldi ve ardından büyük bir kahve ağacına dönüştü. Ağacın dalları gökyüzüne yükseldi, kökleri ise toprağın derinliklerine uzandı. Ağaç, kocaman yapraklarını açarak güneşin ışıklarını yakaladı ve meyvelerini verdi. “Ben bir kahve çekirdeğiydim, ama şimdi büyük bir ağacım” diye düşündü çekirdek. “Bir de bakmışsın ki, hayal bile edemeyeceğim bir şeye dönüşmüşüm!” Ama bir gün, çekirdek ne olduğunu anlamak istedi ve ağacın yapraklarının arasından gökyüzüne baktı. Gökyüzünde parlayan yıldızlardan birine bakarak, “Ben bir kahve çekirdeğiyim, ama sen ne kadar uzaktasın. Belki bir gün seni yakalayabilirim” dedi. Bu sırada yine o gizemli ses duyuldu: “Belki şimdi sen bir kahve ağacısın ama sana yol gösterecek bir yıldız olabilirsin. Eğer kendine inanırsan ve hayalini gerçekleştirmek için çalışırsan, belki bir gün yıldızlara bile dokunabilirsin.” Çekirdek, yıldızların peşinden gitmek için çalışmaya başladı. Kendine olan inancını hiç kaybetmeden, her gün kendisini geliştirmeye ve büyümeye devam etti. Sonunda, çekirdek yıldızlara ulaştı ve dünya üzerinde hiçbir şeyin imkansız olmadığını anladı. “Ben bir kahve çekirdeğiydim, ama şimdi yıldızlara dokunabilen bir ağacım” dedi.