KADIN OLMAK

8 Mart sabahı uyandı ve güne her zamanki gibi başladı. Hazırlandıktan sonra evden çıktı. Dışarıya çıktığında ilk başta tesadüf olduğunu düşündüğü bu durum gerçeği anlayınca onu korkuttu. Dışarıda hiç erkek yoktu. Simitçi kadındı, otobüs şoförü kadın, taksiciler kadın, herkes kadın. Olayın şokunu atlattıktan sonra işine doğru yürümeye devam etti. Hiç erkek yoktu. İşe ulaştığında ise patronu Tayfun Bey olmadığı için onun yerine geçmek zorunda kaldı. Yeni odasına geçti, masasına oturdu ve bilgisayarını açtı. Gözlerine inanamadı, patronu her ay bu işten 100.000 TL kazanıyordu ve o asgarî maaş alıyordu. Çalışanların maaşlarının yazdığı bir dosya gördü ve ona tıkladı. Ofisten erkek olan arkadaşları ondan çok daha fazla kazanıyordu. Bu duruma göz yumamazdı. Herkese hak ettiği maaşı verdi. Saat altı olduğunda işten çıktı, otobüs durağına yürürken hiç olmadığı kadar rahattı. Otobüse bindi; herkes yerini yaşlılara, hamilelere ve çocuklara veriyordu. Eve vardığında koltuğa oturdu ve derin düşüncelere daldı. Erkekler varken sanki onlar olmadan yaşayamayacaklarını hissediyordu ve kadınların gücünü ve neler yapabileceklerini unutmuştu. Ardından televizyondan gelen haber sesinde bir sürü farklı kadın ve bir gün içinde elde ettikleri başarılar konuşuluyordu. Tekrar dışarı baktı ve kadın olmaktan ne kadar gurur duyduğunu hatırladı.