Bir ülke düşünün, yasaları yok herkes kendi istediğini yapıyor ya da yasaların yaptırımları çok az ve insanlar bunu bildikleri için rahatlar. Nasıl olurdu? Aslında düşünmemize gerek yok, görebiliyoruz bunun örneklerini. Yasaların yumuşak olmasından kaynaklı insanlar ‘ne de olsa bir şey olmaz’ düşüncesiyle hareket edebiliyorlar. Bunun sonuçları ise düşündüğümüzden daha kötü olabiliyor. Toplum, katı yasalar olmadığı için ve yumuşak yasaları gördüğü için bunun rahatlığıyla suç işleyebiliyor ve suç oranı da tabii ki etkileniyor. Gelin daha yakından inceleyelim.
Yasalar değişmezlik gösteren kurallardır. Bu kuralların çiğnenmesi sonucunda ise bazı yaptırımlar yapılmaktadır. Kurallar da kuralların sonuçları da sert olmalıdır. İnsanlar yapmaktan korkmalıdırlar. Toplum, etkilenmeye çok hazırdır. Bir insan bir yasayı çiğnese ve bunun yaptırımı az olsa insanlar da bundan etkilenip bu yasayı çiğneme cesaretinde bulunabilir. Bir kişi yapar, iki kişi yapar, üç kişi yapar… Yapan kişisi git gide artar. O yasa yokmuş gibi önüne gelen yapmaya başlasa ne olur? Olacak kargaşayı düşünebiliyor musunuz? Peki ya bu yasa katı olsa ne olur? İnsanın ilk önce gözü korkar. Yapmadan önce bir kere daha düşünür. Buna örneklerle bakarsak daha iyi anlayabiliriz. Bir suç işlendi ve yaptırımı sadece 8 yıl oldu. Fakat bu suç o kadar basit bir suç değilse? Bir insanın hayatını etkileyen bir suçsa? Bir insanın öldürmeye bile 8 yıl verilebiliyor. Bu benim için o yasanın sert olmadığını gösteriyor. Şöyle düşünün. Ölen kişi 20 yaşında ve belki de 80 yaşında ölecekti. O kişinin hayatından çalınan 60 yıl, 8 yılla mı ödenecek? Akrabalarının üzüntüsü 8 yılla mı geçecek? Yasalar ne kadar hafif olursa, topluma sonuçları da o kadar ağır olur. Yasalar hafif oldukça insanların cesareti de o kadar fazla olacaktır. Adı üstünde değişmezlik gösteren kuralların hafif olması ne kadar iyi olabilir ki? Yasaların ağır olması kötü gözükebilir fakat toplumun korunması için gereken şey tam olarak budur. Yumuşak yasanın sonuçlarını her gün görmekteyiz. İnsanlar “Ne de olsa bir şey olmaz birkaç yıl yatar çıkarım.” diyerek akıllarından geçen her şeyi yapıyorlar. Biz de bunları her gün haberler de görüyoruz. Kadın cinayetlerine verilen hafif cezalar sonrasında her geçen yıl öldürülen kadın cinayetleri artmakta. İnsanlar tam olarak “Ne de olsa bir şey olmaz birkaç yıl yatar çıkarım.” diyorlar. Biz bu düşünce ile Özgecan’ımızı, Pınar’ımızı ve sayamayacağımız gencecik, güzel kadınlarımızı gömdük. Yasalar katılaşmadıkça da gömmeye devam edeceğiz. Toplum yumuşak yasaların sonuçlarını görmeye devam edecek.
Toplum, yasalarla yaşar. Bu yasalar katı olmazsa, o toplum kendini kaybeder yavaş yavaş. Yumuşak yasaların sonuçları topluma ağır olur. Bu yüzden katı yasaların olması gerekmektedir. Daha fazla şey kaybetmeden, yasaların katılaşması gerekmektedir…