Merhaba, bu yazımda “Rehberimiz, ‘Bir şeyin olma olasılığı, isteme olasılığı ile ters orantılıdır.’ Diyen Murphy Kanunu mu yoksa ‘Evrene göre kural yoktur. Bir şeye şimdi sahip olduğunuzun hislerini sunarsanız evren de buna yanıt verir.’ diyen Çekim Yasası mı olmalı?” sorusuna yanıt vereceğim. Keyifli okumalar…
Öncelikle bilmeyenler için Murphy Kanunları ve Çekim Yasası nedir onu açıklayalım. Murphy Kanunları, önünüzde birden fazla seçenek varsa olumsuz olanın gerçekleşeceğini söyleyen özdeyişlerdir. Çekim Yasası ise olumlu ya da olumsuz düşüncelerimizin hayatımıza olumlu ya da olumsuz deneyimler getirdiği inancıdır. Bu inanca göre bizler ve düşüncelerimiz saf enerjiden oluşmaktayız ve bunlar sağlığımızı, maddi durumumuzu ve insanlarla ilişkilerimizi etkilemekte.
“Bir şeyin olma olasılığı, isteme olasılığı ile ters orantılıdır. ”diyen Murphy Kanunu kısaca size “Bir şeyden ne zaman vazgeçersen ona o zaman erişebilirsin.” der. Öte yandan Çekim Yasası ise “Bir şeyi ne kadar arzularsan ona o kadar yaklaşırsın. ”der. Bir şeyi elde etmek için önce ondan vazgeçmeyi düşünmek ne kadar mantıklı? Elbette ki çok saçma. Siz hiç herhangi bir milyonerin zengin olmak için para kazanma arzusundan vazgeçtiğini ya da bir çalışanın terfi almak için bu arzusunu dile getirmeyi bıraktığını gördünüz mü? Göremezsiniz. Çünkü hayatta bir şeyler kazanmak için onların peşinden koşmak gerekir.
Arzuladığınızı elde etmek için isteğinizi güce çevirir, çalışırsınız ve ancak o zaman erişirsiniz ona. Bir şeyi istemediğiniz sürece kimse vermez onu size. Birine ”Bir gün bu araba benim olacak. ”demeniz, bir oyuncağı çok istemeniz, hatta ve hatta gece yatmadan önce dilediğiniz bir dilek bile evrene gönderdiğiniz bir mesajdır. Bu mesaj evrene bir enerji yayar ve böylece uygun şartlar sağlandığında bu dileğiniz gerçekleşir. Aslında o kadar da karmaşık değildir bu sistem. Sistemin kuralını bir denklemle belirtecek olursak: istemek+ çabalamak=elde etmek. Bu denklem arada yanılsa da genellikle doğrudur. Başarmak istediğini almaktır ve Murphy Kanunu da başarıya giden yolda karşımıza çıkan, isteğimizin gerçekleşmeyeceğini söyleyen insanlara benzer aslında. İsteği isteğimizi kırmaktır. Ona istediğini vermeyerek isteğimize ulaşırız. Bu konuda aslında ne yapmamamız gerektiğini gösteren bir örnek vardır:
Hindistan’da filler çok küçükken ayaklarından zincirle bir ağaca bağlanırmış. Bağlandıklarından itibaren bu zincirden kurtulmayı çalışır fakat hiçbir zaman muvaffak olamazlarmış. Ne zaman ki fil isteğinden vazgeçer, o zaman ayağındaki zincir sökülür yerine bir odun parçası bağlanırmış. Bu kez yavru fil kurtulma isteğini ve inancını kaybettiği için aslında kolaylıkla kurtulabileceği o kazıktan kurtulmaya çabalamazmış bile. İsteğiyle birlikte hayali de ölürmüş yani…Uzun lafın kısası arkadaşlar “İsteyin!”. İsteyin ki çalışıp çabalayın. İsteyin ki sizi kıskananlara, size tepeden bakanlara inat elde edin. İsteyin ki yavru fil olmayın. Sakın unutmayın, “İstek güç yaratır (Raymond Hollingwell).”
Kaynakça:
https://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%87ekim_yasas%C4%B1_(s%C3%B6zdebilim)
https://tr.wikipedia.org/wiki/Murphy_Kanunlar%C4%B1#:~:text=Murphy%20Kanunlar%C4%B1’n%C4%B1n%20temeli%20%C5%9Fu,%3B%20kesinlikle%20bu%20olas%C4%B1l%C4%B1k%20ger%C3%A7ekle%C5%9Fecektir.%22
https://www.facebook.com/5N1HCOM/posts/1284190274966045/