Merhaba değerli okuyucum. Bu yazımda senin ile benim için bir hobiden daha ileri olan fotoğrafçılık ve aynı zamanda benim için bir fotoğrafçıdan daha ileri bir insan olan Ara Güler hakkında konuşacağız.
Öncelikle Ara Güler hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Ara Güler 16 Ağustos 1928 yılında İstanbul’un nadide semtlerinden Beyoğlu’nda doğdu. Lisede iken fotoğraf ve film stüdyolarında da çalışmaya başladı. Çünkü en büyük hayalı bir yönetmen olmaktı. 1958 yılında Time Life ve Paris Match dergilerini yakın doğu fotoğrafçılığını yaptı. 1962 yılında Almanya’da çok az fotoğrafçıya verilen ve Ara Güler için ve bir o kadar da fotoğraf camiası için çok değerli olan ” Master of Leica ” ünvanını kazandı. 1968’de New York Modern Sanatlar Galerisi’nde düzenlenen “Renkli Fotoğrafların On Ustası” adlı sergide fotoğrafları kullanıldı.
Ara Güler hayatı boyunca fotoğraf çekmiş ve bir çok sergi açmış bir insan olmasına rağmen en çok rağbet gören iki sergisi ” İstanbul ” ve ” Renkli İstanbul ” dur. Adından da anlaşılacak şekilde ” Renkli İstanbul ” sergisindeki bütün fotoğrafları renkli, ” İstanbul ” sergisindeki fotoğrafları ise monochrome yani siyah beyaz bir şekildedir. Fotoğraf sergilerinde genellikle portre ve manzara fotoğraflarına yer veren Ara Güler, çektiği monochrome yani siyah beyaz fotoğraflar ile büyük bir beğeni toplamıştır. İstanbul’un eski ama bir o kadar da insanın yüreğine dokunan eski ve puslu sokaklarını gün yüzüne çıkaran Ara Güler, İstanbul’u fotoğrafları ile mükemmel bir şekilde anlatmaktadır. Çektiği Sultan Ahmet, Galata, Kız Kulesi ve Beyoğlu fotoğrafları ile hem anı ölümsüzleştirmiş hem de gelecek nesillere eski ve tarihi İstanbul ile alakalı mükemmel eserler bırakmıştır.
Ara Güler çektiği manzara fotoğrafları kadar aynı zamanda da fotoğrafladığı yüzlerce ünlü ve tanınmış kişi ile de bilinir. Ara Güler’in fotoğrafladığı ünlü kişiler arasında : Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Orhan Pamuk,Orhan Veli Nazım Hikmet, İsmet İnönü, Aşık Veysel, Albert Einstein, Süleyman Demirel, Winston Churchill, Salvador Dali, Pablo Picasso da vardır.
Ara Güler’in çektiği kareler sadece birer fotoğraftan ibaret değildir. O küçük fotoğraf karelerini içine yaşlanmış kaldırım taşlarını, puslu sokakları, güzel insan ilişkilerini, Anadolu’nun nadide köşelerini ve aynı zamanda kendi kişiliği gibi huysuz, yaşlı ama bir o kadar da hayat dolu koskocaman bir şehri sığdırmayı başarmıştır. Onun çektiği fotoğraflar kendi kişiliğini de çok iyi yansıtmaktadır.
Çektiği fotoğrafların çoğunu hayatı boyunca tek ve en sever kullandığı fotoğraf makinesi markası olan ” Leica ” ile çekmiştir. Fakat hiç bir zaman kibre ya da rehavete kapılmamıştır. Kendisini sık sık telefon kamerası ile bile fotoğraf çekerken rastlayabilirsiniz.
Ara Güler hayatı boyunca sadece fotoğraf çekmemiş, aynı zamanda gittiği yerleri ölümsüzleştirmek ile beraber bana ve benim gibi çoğu genç ya da yaşlı fotoğrafçıya da ıdol ve fotoğrafçılık konusunda ışık olmuştur. Günümüzde 89 yaşında olan Ara Güler’in fotoğrafları ve yazmış olduğu kitapları halen dünyanın çeşitli yerlerinde çeşitli müzelerde sergilenmektedir.
Yazımı noktalamadan önce kendime hayat felsefesi edindiğim ve çok beğendiğim bir Ara Güler sözünü de sizler ile paylaşmak isterim. ” Sanat olmasına gerek yoktur fotoğrafın. Fotoğraf tarih olayıdır.
Tarihi zapt ediyorsun. Bir makine ile tarihi durduruyorsun… ”
Kaynakça : http://www.araguler.com.tr/tr/aboutaraguler.html