Yıl 2097. Teknoloji çok ilerledi fakat hala ışınlanabilmek mümkün değil. Birçok bilim insanı gibi ben de bir ışınlanma makinesi yapmaya çalışıyordum. Çalışacağından hiç emin olmasam da yine de denemek istemiştim.
Bugün, üzerinde tam bir ay, yirmi üç gün, dokuz saat ve on yedi dakikadır çalıştığım bir ışınlanma makinesini yapmayı bitirebilmiştim! Çok heyecanlıydım, umarım sonuç beni hayal kırıklığına uğratmaz diye düşünüp emeğimin boşa gitmeyeceğini umuyordum. Arkadaşımı bu makineyi denemesi için ikna etmek sandığımdan kolay olmuştu, fakat o da benim gibi biraz endişeliydi. Sonunda deneme vakti geldi, arkadaşımı makinenin sandalyesine oturttum, zamanı ayarladım (sınavların açıklanacağı günü seçmiştim) ve arkadaşımı makinenin içine kapatıp geleceğe gönderdim yaklaşık bir beş dakika sonra arkadaşım geri geldi. Emeklerim boşa gitmediği için çok mutlu olmuştum. Arkadaşım puanlarımın hepsini teker teker söyledi ve bunların doğru olup olmadığını kanıtlamak için bir yere puanlarımı not aldım. Sınavların açıklandığı gün de hoca arkadaşımın dediği puanların aynısını söyledi, şaşırmıştım açıkçası. Arkadaşımla bunların bir tesadüf olmadığını anlamak için bir kaç deneme daha yaptık (geçmişe de gittik) ve hepsi olumlu çıktı. Tüm bilim insanları bu makineyi nasıl yaptığımı öğrenmek istiyordu ama daha hiçbirinin sorusuna cevap vermemiştim. Bu ışınlanma makinesi bence tamamen şansla oluşmuştu çünkü ben de nasıl yaptığımı tam bilmiyordum.
Bu makineyi biraz daha geliştirmeye yönelik planlarım var. Mesela makineyi su geçirmez yapmak gibi. Umarım makineyi geliştirebilirim.