Her zamanki gibi normal sade bir güne çalar saatimin yüksek sesiyle uyanmıştım. Ev normalde olduğundan daha sessizdi. Anneme ve babama seslendim fakat herhangi bir karşılık alamadım. 3 kere seslenip cevap alamayınca ayağa kalktım ve evi dolaşmaya başladım. Ev boştu, annem ve babam benden habersiz dışarı çıkmış olmalıydı. Hemen odama gittim ve annemi aradım. Acil işi olduklarını, çok önemli bir şey olmadığı için beni uyandırıp rahatsız etmek istemediklerini söylediler.
Telefonu geri odama bıraktım ve banyoya girip dişlerimi fırçalamak gibi günlük rutin işlerimi tamamladım. Fakat iş, e-maillerimi kontrol etmeye gelince internetin olmadığını fark ettim. Teknik bir sıkıntı olduğunu düşündüm. Birazdan geleceğini umaraktan günüme devam ettim. Ve kitap okumaya başladım.
Saat öğlen vakitlerine gelmişti. Yeterince kitap okuduğumu düşünerekten, kitabı masaya bıraktım ve ayağa kalktım. Birkaç esneme egzersizinden sonra, karnımın acıktığını fark ettim. İnternetteki sorunun geçtiğini düşünerekten telefonumu elime aldım ve dışarıdan yemek söylemek için harekete geçtim. İnternetin hâlâ sorunlu olduğunu fark ettim. Yemek söyleyemeyince evde kendi başıma yemek yapmaya karar verdim. Günlerdir canım pankek yemek istiyordu.
Pankek yapmaya karar vermiştim. Fakat nasıl yapılacağı ve hangi malzemeleri gerektirdiği hakkında hiçbir bilgiye sahip değildim. Kendi başıma bir şeyler yapmayı denedim fakat herhangi bir bilgim olmadığından her şeyi batırdım. Bütün mutfak pislenmiş haldeydi. O kadar uğraşın sonucunda elime bir pişmiş pankek bile geçmemişti. Etrafı temizledikten sonra dışarı çıkıp yemeye karar verdim.
Arkadaşlarımın şiddetle önerdiği “Kaan’ın Mutfağı” adlı restorana gitmek için bir fırsat yakalamıştım. Fakat nerede olduğu hakkında bir fikrim yoktu. İnternetin geldiğini umaraktan telefonumu tekrar açtım ve navigasyon uygulamasından “Kaan’ın Mutfağı”nı arattığımda internetin olmadığı hakkında bir uyarı ile karşılaştım. Restoranı nasıl bulacağım hakkında düşünürken insanlara sorarak gidebileceğim aklıma geldi. Biraz uzun sürse de sonunda “Kaan’ın Mutfağı”na ulaşmıştım.
Restoran çok kalabalıktı, kendime boş bir masa bulabildikten sonra garsonun benimle ilgilenmesini bekledim. Garson yanıma yaklaştı ve ne istediğimi sordu, siparişimi verdim artık sıra siparişi beklemedeydi. Sosyal medyada takılmak için telefonu açtığımda tekrardan internetin olmadığı uyarısıyla karşılaştım. Elimden gelen tek şey oturup etrafı, insanları izlemekti. Sıkıcı da olsa zaman eninde sonunda geçmişti. Siparişim gelmişti. Cidden arkadaşlarımın önerdiği kadar varmış. Afiyetle yemeğimi bitirdikten sonra konu hesap ödemeye gelmişti. Garsondan hesabı rica ettim, Garson elinde pos cihazı olmadan geldi ve bugün sistemle alakalı bir problem olduğunu ve sadece nakit ödeme kabul edebileceklerini söyledi. Fakat benim yanımda hesabı ödeyecek kadar nakit para yoktu. Babamı aradım ve durumu ona anlattım. Birazdan burada olacağını ve hesabı ödeyeceğini söyledi. Garson bu durumu iyi bir şekilde karşıladı ve beklememde bir sakınca olmayacağını söyledi. Yaklaşık yarım saat geçtikten sonra babam restorana ulaşıp hesabı ödedi. Birlikte ev için yola koyulduk
Eve ulaşmıştım ve yatmadan önce ödevlerimi halletmem gerekiyordu. Ancak son işlediğimiz konuda çok iyi olmadığım için internetten araştırarak yapmam lazımdı. İnternetin bütün gün olmadığı aklımdan çıkmıştı ve tekrardan internete girmeye çalıştım. Fakat sonuç yine hüsran, internet hâlâ yoktu. Ödevimi kendi başıma yarım yamalak tamamladıktan sonra çantamı hazırlayıp yattım. Ve bu da internetsiz zorluklarla dolu bir günün kapanışıydı.