İnternetsiz bir ay zor ama atlatılacak bir şey değil, çünkü bir ay dört hafta eder. Hafta içleri oyun oynamıyorum, hafta sonları oynuyorum. Bu da bir ayda sekiz gün eder. Doğrusu, internet sadece oyun değildir; aslında alışveriş, ihtiyaçlar ve iş için de çok yardımcı olan bir şeydir. Eğer internetsiz sekiz gün geçiriyor olsaydım, sıkılmazdım çünkü arkadaşlarımla ve ailemle vakit geçirir, beni oyalayacak şeyler yapardım. Kitap okur, spor yapar veya yeni hobiler edinirdim. Sosyal medya ve internetteki bağlantılarım olmasa da insanlarla yüz yüze iletişim kurmak ve onların yanında olmak, zamanın nasıl geçtiğini anlamamı sağlar.
Eğer internetsiz bir durum gerçekten yaşansaydı, kendimi yemek gibi şeylere yönlendirirdim, uyurdum, gezerdim ama bunu ne kadar devam ettirebileceğimi bilmezdim. On gün, on beş gün sonra elbette sıkılır ve internetin gelmesini beklerdim. Ancak internetin olmadığı bu günlerde daha fazla dışarıda vakit geçirerek doğa ile iç içe olurdum.
Gerçekten zor ve sıkıcı bir zaman olurdu ve bu saydıklarımı mesela hava koşulları, zaman gibi şeyler de engelleyebilirdi. Ayrıca bu duruma ulaşım da dahil olabilirdi. Yine de, bu süreç belki de insanlar arasındaki bağı güçlendirmek ve dijital dünyadan uzaklaşmak için bir fırsat olabilirdi.