Mehmet diye bir çocuk varmış. Mehmet en yakın arkadaşı Kerem ile asker olmak istiyormuş.Yılar geçmiş Mehmet ve Kerem okulu bitirmişler. En çok olmak istedikleri askerlik için asker kampına katılmışlar. Kerem ve Mehmet komutanlarını hiç sevmemişler. Komutanlarının isminin Oğuz olduğunu öğrenmişler. Oğuz Komutan çok sinirliymiş ve özelikle Kerem ve Mehmet’i zorluyormuş. Eğer söylediğini doğru yapmazlarsa 1gün yemek yememe cezası alıyorlarmış. Birkaç gün sonra Kerem ve Mehmet Oğuz komutana sorarlar komutanım siz bizi niye bu kadar yoruyorsunuz? Kerem ve Mehmet
hiç beklemedikleri bir cevap almış, Oğuz komutan şunu der: Çocuklar ben sizi bu kadar yoruyorum çünkü sizin ne kadar iyi askerler olacağınızı hissediyorum. Oğuz komutan söylediklerinden bu yana özelikle Kerem ve Mehmet’i dört gözle izlemiş ve şunu söylemeye karar vermiş: Çocuklar birkaç hafta sonra size savaşma sertifikalarınızı dağıtacağım, Kerem ve Mehmet bunu duyunca daha sık çalışmaya başlamış. Birkaç hafta sonra Oğuz Komutan sertifika alacak kişileri açıklamış, ilk olarak Kerem söylenmiş ikinci olarak Kerem’in başka arkadaşı olarak Ömer, üçüncü olarak Sarp, o sırada Mehmet içinden şöyle diyormuş: “Acaba ben sertifika alamayacak mıyım?” Derken Mehmet demiş. İki arkadaş çok mutluymuş. Birkaç yıl geçmiş ve Kerem ve Mehmet uzman asker olmuş. Birkaç gün sonra asker üstünden Türkiye savaş altında bir rapor gelmiş. Kerem ve Mehmet hemen öğrencilerini toplamış ve savaşa gitmişler, savaş Fransa, İtalya ve Grönlad’laymış. Savaş 40 gün sürmüş ama nasıl olduysa Türkiye 1000 kayıpla savaşı kazanmış. Mehmet demiş ki beklenmedik zafer böyle olur. O günden sonra Kerem ve Mehmet mutlu bir şekilde yaşamış.