İnanmalı Mıyız Bu Batıl İnançlara?

Bazı inançlar saçma şekillerde ortaya çıkıp eğer bunu yaparsak iyi olur, eğer bunu yaparsak kötü olur diye söylenir. Ama doğru mudur bu tür inançlara inanmak? Ya da kimler, nasıl bulmuştur bu tür inançları?

Bazı batıl inançlar bize iyi durumları gösterirken bazıları da başımızdan kötü bir durum geçecek diye söylenir.Gece tırnak kesmek, merdivenin altından yürürsek eğer şanssızlık getireceğine inanmak, eğer ayna kırılırsa 7 yıl boyunca uğursuzluk getireceğine inanmak, evin önünden kara kedi geçerse eğer uğursuzluk getireceğine inanmak, 13 sayısının uğursuzluğu bize kötü durumları gösterirken; dört yapraklı yoncanın şans getireceğine inanmak, yıldız kayarken dilek tutarsak dileğimizin kabul olacağına inanmak ise bize iyi şeyler olacak der. Ama ben bu tür inançlara inanmayı doğru bulmuyorum. İnsanlar bu tür olaylar başından geçerse eğer ya iyi bir şey olacak ya kötü bir şey olacak der. Ben bunların sadece tesadüf olduğunu ve sadece o anda yaşandığına inanıyorum.

Bazı tesadüfi olan olaylar zünden bu tür inançlar ortaya çıkmıştır. Örneğin 13 sayısının uğursuzluğu. Bu uğursuzlukla ilgili birkaç olay olmuştur. Bu inancı mitolojik tanrıların olduğu efsanelere götürürsek eğer efsaneye göre güzellik tanrısı Balder İskandinavya topraklarında  o zamanlarda bir ziyafet verir. Bu ziyafete 12 kişi davetli iken, kötülüklerin tanrısı Loki, davetli olmadığı halde, zorla 13. kişi olarak katılmak ister. Ancak bu arada çıkan tartışmada, Loki diğer tanrılar tarafından da çok sevilen Balder’i öldürür. Ya da diğer bir örneği ise Hz. İsa’nın son akşam yemeği ile ilgili. Bu tür inançlar Hristiyanlık için Kötü olsa da İslam için aslında bize kötü olmadığını gösteriyor. Hz. Muhammed’in doğum yılındaki rakamları  toplarsak 13 çıkacaktır ve yine eğer İstanbul’un fethindeki yılındaki rakamları toplarsak yine 13 çıkacaktır. Bu durumda aslında 13 sayısının sadece kötü bir tesadüf olduğunu değil iyi de olabileceğinin anlayabiliyoruz.

Image result for Batıl inanç ve bilgisizlikten oluşan fanatizm, bütün asırlar boyunca bir hastalık olmuştur.

Voltaire’nin de dediği gibi “Batıl inanç ve bilgisizlikten oluşan fanatizm bütün asırlar boyunca bir hastalık olmuştur”. Bilgisizlikten ve tesadüfen olan olayların devam etmemesi için küçüklükten beri iyi bir eğitim alınmalı ve çocuklar küçüklükten itibaren iyi bir şekilde yetiştirilmeli. Cahil toplululuk yüzünden olan batıl inançları yok etmenin tek yolu iyi bir eğitim ve iyi yetiştiriliş tarzı olduğunu düşünüyorum.

Kesin bir şeye ulaşmak istiyorsak eğer hiçbir zaman, hiçbir türlü tesadüfen ve kesinliği belli olmayan inançlara inanmamalı, kesin ve kanıtlanabilir olan ilim ve fenin yolunu tercih etmeliyiz ve aynı zamanda batıl inançların bizi doğru yola götürmeyeceğini de aklımızdan çıkarmamalıyız.

 

(Visited 555 times, 1 visits today)