İmkansızlar Arasında

Herkesin bildiği üzere ”imkansız” kavramı asla gerçekleştirilemeyecek ifadeler için kullanılır. Ama bu hikayede karakterimiz bunu başarmaya çalışıyor.

Şehrin içindeki özel bir evde başlıyor hikayemiz. Bu ev İstanbul’da boğazı rahatça gören bir evde. Yine bir gün açtı gözlerini Arda. Ama o daha hayatının macerasını yaşayacağı günün bu gün olduğunu bilmiyordu. Böylece uyandı ve odasından mutfağa geçti.

Televizyonu açtı ve karşısına bir reklam çıktı, bu reklamda imkansızı başaran kişiler isimleri yer alıyordu. İşte tam o sırada Arda gaza geldi Eşyalarını topladı ve yola koyuldu. Tabi anne ve babasıyla birlikte yaşamadığı için kafasına eseni yapabiliyordu. Yanına cep telefonunu aldı ve yola koyuldu. Cep telefonunda bir araştırma yaptı karton kanatlarla uçmayı denemeye karar verdi.

İşte bu kanatlarla uçacaktı. Sonunda ölüm uçurumuna geldi. Orada kaderini belirleyecek tek şey fizikti ve muhtemelen cesareti. Eğer yeterince hız kazanıp uçmayı başarırsa hayatta kalacak, eğer başaramazsa o zaman suya yumuşak bir iniş için her şeyini vermesi gerekecekti ama eğer bunlardan hiçbirini de gerçekleştiremezse o zaman tahtalı köyün yolu onun  için açılır.

En sonunda karar veren Arda atlar ve sanki havuza balıklama dalarmış gibi bekledi ve en sonunda kalkmayı başardı! Tabii ki de bunu video olarak çekmişti. Yoksa kimse ona inanmazdı.

Böylece üstünde ”Dünya’nın En Cesur Adamı”yazan kupayı kazanmış oldu.

(Visited 155 times, 1 visits today)