İmkansız Güzellik

20. yılların sonlarına doğru gelişen teknolojiyle artan sosyal medya kullanımı hayatlarımızı geri döndürülemeyecek bir şekilde değişmiştir. Günlük hayatımızın büyük bir parçası haline gelmiş olan bu sosyal platformlar hepimizi birçok yönden etkilemiştir. Bu listenin başında ise sosyal medyayla doğup büyüyen, ona en çok maruz kalan genç nesiller yer alıyor.

 

İlk başta çok masum gözükse de sosyal medyanın bize yarardan çok zararı olabilir. Instagram, snapchat veya tiktok gibi paylaşım yapılan platformlarda çeşitli filtreler bulunmaktadır. Bu filtreler sadece komik yüz ifadeleri, farklı saç rengi veya göz rengi gibi masum seçenekler sunmanın dışında bütün yüzünüzü de değiştirirler. Yüzünüzü küçültür, burnunuzu küçültür, dudaklarınızı büyütür, elmacık kemiklerinizi çıkık gösterir. Ve siz bu filtrelerle fotoğraf paylaştıkça onlara alışır, filtresiz kendinizi beğenmemeye başlarsınız.

 

Bunun dışında oluşan güzellik algısı da birçok gencin psikolojik veya fiziksel sorunlar yaşamasına sebep olabilir. Gün içinde uygulamalarda karşımıza çıkan modelleri görünce bilinç altımıza bizim için ulaşması neredeyse imkansız olan bu güzellik standartları kazınır. Bu hokka burunlu, ince belli, ince bacaklı, büyük göğüslü, modelleri görmek bir genç kızı fazlasıyla etkileyebilir. Buradaki bir diğer sıkıntı ise bu gördüğümüz fotoğrafların çoğunlukla üstünde oynanmış fotoğraflar olmasıdır. İnstagram sayfalarında gördüğümüz o dümdüz karınlar, incecik bacaklar veya o pürüzsüz ciltler aslında bize gerçeği yansıtmamaktadır. Ancak bunları gören ve daha gelişimini bile tamamlamamış bu çocukları niye ben de onlar gibi görünmüyorum düşüncesiyle sağlıkları için çok zararlı olan diyetlere başlayabilirler. Bilinçsizce kalorilerden kaçarak metabolizmalarını mahvederler ve en sonunda bu davranışları yemek bozukluklarına yol açar. Anoreksiya veya bulimia gibi birçok yeme bozukluğu gençlerin hayatını cehenneme dönüştürebilir.

 

Toplumun belirlediği bu güzellik standartlarının dışında kalan insanlara da anında çirkin muamelesi yapılır. Büyük veya kemerli bir burnun mu var? Çirinsin! İnce dudakların mı var? Çirkinsin! Cılız kolların mı var? Çirkinsin! Kalın bacakların mı var? Çirkinsin! Suratın simetrik değil mi? Çirkinsin! Çirkinsin! Çirkinsin! Kişiye dayattırılan bu düşüncelerle herkes aynı bir kalıba konmaya uğraşılıyor. Dediğim gibi bu kalıba uymayanlar ise kendilerini güzel bulmuyorlar ve sevilmek, beğenilmek için kendilerini bu tek tip kalıba sıkıştırmaya çalışıyorlar. Tabii ki bu saydığım çoğu özellik ameliyat olmadan sadece genlerle elde edilebilen şeyler bu nedenle bütün insanlara tek tip bir standart dayatılması çok saçma.

 

En başında zaten güzellik göreceli bir kavramdır. Sen onu güzel bulurken bana o kadar çekici gelmeyebilir. Nasıl biz herkesi güzel bulmuyorsak bizim de herkesin güzellik algısına uymamız asla mümkün olmayacaktır. Güzellik standartları her 10 yılda bir değişirken biz bunu takip bile edemeyiz. Ve düşünsenize dünyadaki her bir insanın aynı kalıpta gözüktüğünü, ne kadar sıkıcı olurdu. Farklılıklarımız aslında bizi kendimize özel yapar ve bununla gurur duymalıyız.

(Visited 57 times, 1 visits today)