Babam bana on altı yaşımdayken arazide ve boş sokaklarda araba sürdürürdü. On yedi yaşıma geldiğimde boş otobanda sürdürmeye başlattı. Doğum günüm gittikçe yaklaşıyordu, son iki ay kalınca tüm aile bireylerim ellerinden ne kadar geliyorsa o kadar bana ve babama para veriyorlardı. Son bir ay kalmıştı. Alacağım araba beş yüz bin TL idi ama bizde üç yüz bin TL vardı. Son iki yüz bin TL kalmıştı ve biz o parayı nasıl bulacağımızı düşünüyorduk ve sürücü kursu sınavı gelmişti. Sınavı yüz puan alarak geçmiştim ve babam tanıdığı bir galericiyi aradı. Adı Murat’tı. Ben on yaşımdan beri onun galerisinde arabalara bindim ve arabaların hepsi spor arabaydı. Ben tek kapı bir tane araba aldım ve arabayı almaya gidiyorduk. Bize araba arkada dediler. Arabayı gördüğümde o da ne, dedim. O bir uçan tek kapı spor arabaydı, artık havadan gidiyordum.