Bir pazar sabahı yatağımdan kalktım. Cama doğru yöneldim her yer bembeyaz karlarla kaplıydı. Montumu giydim yürüyüş yapmaya gittim. Montumun cebince cep telefonumu çıkarırken küçük bir kağıt düştü cebimden. Kağıtta bir adres ve bir not yazıyordu. Notu okudum sadece bir cümle yazıyordu bu adrese gel. Biraz korktum ama gitmeye karar verdim. Yarım saat yürüdükten sonra adrese vardım. Eski bir depo vardı önümde. Camları kırıktı ve depo çok kötü kokuyordu. İçeriye girdim ve “Birisi var mı?” diye seslendim. Hiç bir ses gelmedi. Önümde bir masa vardı. Masanın üstünde bir vasiyetname vardı. Vasiyetname ölen annemden bana kalan ev araba ve ailecek çekindiğimiz bir fotoğraf vardı.
(Visited 194 times, 1 visits today)