Yapılan kötülüklere karşı, her zaman bir sebep ararız ve bunu açıklayabilecek yollara sığınırız. Çoğu zaman ise bu sebebin çocukluktan geldiğini düşünürüz. “Her insan içinde iyilik ve kötülükle doğar. Önemli olan yola hangisiyle devam ettiğin.” çoğu zaman duyabileceğimiz bir söylemdir. Fakat bu doğru mudur? Bu söylemin doğru olduğunu savunmaktayım.
En baştan başlayacak olursak, iyilik ve kötülük kavramlarını anlamamız gerekir. Kötülük olumsuz iken iyilik olumlu bir kavram olarak bilinir. İyilik çevremize ve insanlara, karşılık beklemeden yapılan davranışlardır. Kötülük ise karşımızdakine zarar verecek ve olumsuz olan tüm davranışlara verilen addır.
Hayatımız boyunca, çevremizden kötülüğü ve iyiliği öğreniriz. Çevremizde sergilenen davranışları örnek alıp, değerlerimizi ona göre belleriz. Şiddet, sevgisizlik ve kötü alışkanlıkların normalleştirildiği bir ortamda yaşayan bir çocuk, kötülüğü iç dünyasında barındırmayı doğru olan şey olarak öğrendiği için, kötülük kavramı ile özdeşleşir.
İyilik ise, sevgi dolu bir ortamda büyümüş, yapıcı ve örnek davranış sergileyen bireylerle birlikte büyütülünce kazanılan bir değerdir. Çevremizden etkilenerek, iyiliğin ya da kötülüğün yoluna gideriz. Etrafımızda normalleştirilen tarafı seçmemiz çok sık görülen bir şeydir o yüzden iyi enerji dolu yerlerde yetişmek bizi doğru yola sokacaktır.
Bu söylemin “yola hangisiyle devam ettiğin” kısmının, kişileştirilmesine vurgu yapmak istiyorum. Örneğin, çevremizde kötü alışkanlıkları olanların bizi etkilemesine izin vermek bizim elimizdedir. Çevremizden örnek almamak ve doğru yolu seçmek bize bağlıdır ve bu da bizim nasıl bir insan olduğumuzu yansıtmaktadır. Kendi karakterimizi, çevremizin kötü yolda şekillendirmesini önlemeliyiz.
İyilik ve kötülüğün neyden kaynaklandığı en kadim sorulardan biridir. Bu nedenle araştırmalar yapılmaktadır. Yale Üniversitesi’nde yapılan bir çalışmada, bebeklerin çoğu zaman iyi olan tarafı seçtiğini fakat bazen ise kendilerinden farklı olanları tehdit olarak gördüğünü araştırmadan çıkarılabilen bir sonuçtur. Kendisinden farklı tercihler yapanları, yabancılaştırmak, kötülüğe yönelik bir davranıştır. Bu da, bebekken saf iyilik ile doğmadığımızın kanıtıdır. Büyüdüğümüzde de tamamen iyi veya tamamen kötülük barındırabileceğimizi düşünmüyorum. Hasara yol açmaması için çocukken taşıdığımız huyların kötü şekilde tekiklenmemesi lazımdır.
Sonuç olarak, içimizde az da olsa hem iyilik hem kötülük barındırırz. Büyüdükçe, bir yolu seçeriz ve o yoldan ilerleriz. İyilik yolundan devam etmek için, kötü etkileri olabilecek ve bizi kötülüğe doğru sokabilecek tercihler yapmamalıyız ve büyüdüğümüz çevrenin bizdeki etkisini kavramalıyız. Sadece sevdiklerimize değil, herkese iyilik ile yaklaşmalıyız. Neyin iyi neyin kötü olduğunu ayırt edemeyenlere, erkenden yardım etmek hem çevreye hemde onlara yapabileceğimiz en iyi davranıştır.