Son zamanlarda özellikle Kahraman Maraş merkezli olup tüm ülkemizi etkileyen depremden sonra insanların aklına hep benim peki benim binam güvenli mi sorusu geliyor. Ülkemizde de son zamanlarda denetimsizliğin artması nedeniyle akıllara şu soru geliyor: Denetim olmadan da insanların depreme dayanıklı yapılar yapabilmeleri için gerekli olan temel ilke eğitim midir, ahlak mıdır?
İlk olarak şunu söylemek lazımdır ki saygıdeğer Mustafa Kemal Atatürk’ünde dediği gibi “En hakiki mürşit ilimdir.” ve ilme giden yol eğitimden geçer. Eğitimsiz bir toplumun yeterli niteliğe sahip birey ve bilgisi olmadığından dayanıklı yapılar yapmak zaten mümkün değildir. Tahmin edileceği gibi mühendis mimar yoksa bina yapılamaz. Aynı zamanda sadece mühendis mimar olması da yetmez eğer işinde yeterince bilgili ve nitelikli değilse bu bireyin mükemmel binalar yapacağını düşünmek absürt kaçar. Fakat eğitim tek başına yeterli midir?
Her ne kadar nitelik açısından eğitimi mükemmel olsa da eğer birey ahlaklı ve sorumlulukları olduğu bilincinde yetiştirilmemişse halk bu insanlara nasıl güvenebilir. Eğer insanda ahlak yoksa kişinin başkalarının hayatından ziyade cebini düşünmesi oldukça yüksek bir ihtimaldir. Ne de olsa insanı hayvandan ayıran özelliklerinden biri ahlakıdır ve birey ahlakını kaybederse tıpkı hayvanlar gibi sadece kendi iyiliğini önemsemesi oldukça yüksektir. Örneğin dişi karadul örümcekleri çiftleşme sonrasında erkeklerini yerler. Fakat zaten eğitimle ahlak bir bütün içinde olmalıdır. Öğretmeler öğrencilerine sadece bilgi öğretmez onlara güzel ahlakta öğretirler. Aynı zamanda ilk öğrenim yuvası olan aile çocuğun ahlakını da kazandığı yerdir. Tıpkı peygamberimizin de dediği gibi “Bir baba çocuğuna güzel ahlaktan daha üstün bir miras bırakamaz.”.
O zaman şunu söyleyebiliriz ki insan nitelik eğitimi almadan zaten yeterince dayanıklı binalar yapma kapasitesinde olmayacaktır. Öte yandan eğer ki birey ahlaksızsa o bireyin kendi çıkarı için hareket ederek malzemeden kısıp karını arttırarak karlı fakat dayanıksız binalara yapması da oldukça yüksek bir ihtimaldedir. O yüzden bu iki ilkeden birinin diğerinden daha temel olduğu veya daha önemli olduğu kesin olarak söylenemez. Bu iki ilke birbirleriyle kilit anahtar gibi ilişkilidir ve birinin yokluğunda diğerinin de önemi kalmaz. Denetim olmadan da insanların depreme dayanıklı yapılar yapabilmeleri için okullarda sadece nitelik değil ahlak eğitiminin de verilmesi gerekir. Aynı zamanda çocuğun ilk öğrenim gördüğü yer olan ailede de ebeveynler çocuğu topluma duyarlı ve ahlaklı yetiştirmelidir
Kısacası eğitim veya ahlaktan birinin diğerinden daha önemli olduğu kesin olarak söylenemez. Aksine bunlar birbirinden ayrılmayan ve ancak birbirlerinin varlığında işlev gösterebilen iki önemli unsurdur. En içten dileklerimle umarım ki ülkemizde de bunca yıkıma sebebiyet veren ve bu iki önemli unsurun birinden veya ikisinden de yoksun olan şahıslar yerine gelecekte her ikisine de sahip olan bireyler gelecektir.