HERKES KIZ

Merhaba! Ben Vanessa. Rehber öğretmenim benden gelecekte ne olmasını istediğim hakkında bir ödev verdi. Ben ne yazacağımı düşünürken çıkış zili çaldı. Eve geldiğimde annem: “Hazırlan şimdi çıkıyoruz.” dedi. Şaşkınlıkla: “Nereye?” diye sordum. Annem: “Nereye olacak. Tabi ki de pikniğe.” dedi. Sıkıcı bir sesle: “Gelmek zorunda mıyım? Rehber öğretmenim ödev verdi.” dedim. “En azından ödevin var. Belki gelemeyebilirsin.” dedi annem ve dışarıya çıktı, ben ise ödevimin başına oturdum.

Aklıma sadece uçan kaykay, uçan araba vb. şeyler geliyordu. Oysaki ben hiç kimsenin aklına gelmeyecek bir şeyler yazmak istiyordum. O an aklıma herkesin kız olması geldi. Sahibi çok garip olan kırtasiyeciden aldığım defteri, silgimi ve kalemimi almış yazmaya başlamıştım. Başka şeyler de düşünecekken kapı çaldı. Gelen annemlerdi. Annemlerin gelmesiyle beraber yemek yiyip uyuduk.

Okul günü öğretmenime defterimi verdim. Öğretmenim: “Harika olmuş Vanessa. Ayrıca defterin bende kalabilir mi?” dedi. “Elbette öğretmenim.” dedim. Öğretmenim defterimi dolabına koydu ve derse başladı. Ertesi gün (8 Mart günü) uyandım. Güne her zamanki gibi başladım. Hazırlandım ve evden çıktım. Dışarı çıktığımda ilk başta tesadüf olduğunu düşündüğüm bu durum gerçeği anlayınca beni korkuttu. Dışarıda hiç erkek yoktu. Simitçi kadın, otobüs şoförü kadın, taksiciler kadın, herkes kadındı.

Kendi kendime: “Düşün Vanessa düşün.” dedim. O an: “Tabii ya! Kırtasiyeciden aldığım kitaba yazdıklarım gerçek olmuştu!” dedim. Eğer kitabın yanında kalem verdilerse dükkânda bir silgi olmalı diye düşündüm. Hemen kırtasiyeye koştum ama dükkân sahibi orada yoktu. Çünkü, o da erkekti. Bu yüzden etrafı aramaya başladım. Tam umudumu kaybedecekken masanın altında bir kasa gördüm. Kasa kilitliydi. Belki şifreyle ilgili bir not vardır diye kasanın etrafına göz gezdirdim ve bir bilmece buldum. Bilmecede: İçinde gün, ay, yıl, gösterir sana zamanı haydi bul bilmeceyi, unutma sakın önemli bir gündeyiz.” yazıyordu. Cevap 8 Mart’tı. Şifreyi girdim ve silgiyi aldım. Tam yazıları silecekken defterimin öğretmenimde olduğunu hatırladım. Neyseki okul daha kapanmamıştı yani hala sürem vardı ama defter orada değildi. Çünkü temizlikçiler her şeyi çöpe atmışlardı. Hemen çöp kamyonunun peşinden koştum. Bir an aklıma bir fikir geldi ve kamyonu süren kişilerin dikkatini dağıtıp, defteri buldum. Daha sonra yazıları sildim. En sonunda erkekler geri dönmüştü. En sevdiğim kısmı da babamın geri dönmesi oldu.

(Visited 12 times, 1 visits today)