Eğitim öncelikle temel bir insan hakkıdır. Kadınlar dünyanın çoğu yerinde bazı haksızlıklara uğruyor, bazı hakları ise direkt ellerinden alınıyor. Kadınlar çoğu şeyde kısıtlanıyor. Kadınların eğitim, meslek vb. şeyler ellerinden alınıyor. Bunların hepsini geçip özgürlükleri kısıtlanıyor.
Kadınların, toplumun her katmanında erkeklerle aynı ölçüde yerini alamadığı bir gerçektir. Eğitim toplum içinde çok önemlidir ve biz kadınları eğitimden uzaklaştırarak kendimize ve toplumumuza kötülük etmiş oluruz. Kadının toplumsal anlamda rol ve statüsü olarak doğru yerde olmasının, ülkenin gelişimi açısından da son derece önemli olduğu unutulmamalıdır. Bu sebeple bilinçli, nitelikli ve verimli bir eğitim verilmesi ile ülkenin refah düzeye gelmesi beklenebilir. Üreten bir toplumun gelişmesi için cinsiyet ayrımı güdülmeden, kızlarımızın da eğitim hakkı yok sayılmamalıdır.
Günümüzde kadın hakları, “kadın hakları, insan haklarıdır” sözü ile yaygınlaşan ve kadınların en temel insan haklarına işaret eden bir adlandırmadır. Kadın hakları eşitliği ve özgürlüğü temsil eden haklardır. Kadının en temel hakkı özgür doğması ve erkekler ile eşit haklara sahip olmasıdır. Günümüzde eğitim sistemleri eşitlik doğrultusunda önemli mesafeler almasına ve genel olarak eğitimin yaygınlaşmasından kadınlar da yararlanmasına rağmen, kadınlar ile erkekler arasında, okuryazarlıktan başlayarak daha ileri eğitime erişim düzeyinde eşitsizlik azalmakla birlikte kapanmadı. Kadınlar eğitimden erkeklere göre daha az yararlanıyor.
Son yıllarda bazı bölgeler hariç kadınların eğitim hakkı biraz daha arttı. Modernleşme projesi olan 1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile birlikte, kız ve erkek çocuklarına eşit haklarla eğitim olanağı tanınmıştır. Tehvid-i Tedrisat Kanunu sayesinde kadınların da eşit eğitim olanaklarına sahip olma şansı yakalamıştır. Çoğu ülke bu kanunu gerçekleştirirken bazı ülkeler bunu hala gerçekleştirmiyor.
UNESCO’nun yaptığı bir interaktif atlas sayesinde kızların ve kadınların kaliteli eğitim hakkının uluslararası araçların uygulanması yoluyla güçlendirilmesi, ayrımcılığın ortadan kaldırılması ve cinsiyetler arasında hakların eşitliği sağlanmasının anahtarıdır. Dünyanın birçok yerinde İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde eğitim hakkının tanınmasından 70 yıl sonra bile, birçok kız ve kadın cinsiyet eşitsizliği ve ayrımcı uygulamalar nedeniyle eğitim hakkını kullanamıyorlar. UNESCO verilerine göre yoksulluk, erken evlilik ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet, kadınların eğitim eksikliklerinin –büyük bir oranda okuma yazma bilmeme düzeyinde- en önemli sebepleri olarak sıralanıyor.
Eğer ben bu durumun önüne geçebilecek bir insan olsaydım hiç yumuşak kurallara sahip olmazdım. İlk olarak o ülkede bunu normalleştirmemiş devlet büyüklerinin kadın haklarına el koydukları gibi bende onların bazı hakların el koyardım. Eğer ki hala kanunlarını değiştirmezseler ikinci ve son yapacağım şey özgürlüklerini ve hayatlarını ellerinden almaktır. Çünkü kadınların hakkları ellerinden alındıktan sonra ölümden bir farkları kalmıyor. Kadınların haklarını ellerinden alan insanlar öldürmeden katil oluyorlar.- Özgürlük katili-
Bu yaşadığımız dünya da herkes eşit ve herkes aynı haklara sahiptir. Eğer birinin özgürlüğü veya hakkı kısıtılanıyorsa bunu kısıtlayan kişilerinde kısıtlanmalıdır. Eğitim bu dünyada kadın erkek fark etmeksizin herkesin hakkı olan bir şeydir ve bu hakları olan eğitimse eşit verilmek zorundadır. Bu dünyadaki herkes eşittir.
-Kaynakça-
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/198262
https://feministbellek.org/kadin-haklari-2/
https://www.insancaakademi.com/kadin-egitiminin-onemi/