Merhaba bugün sizlere çok güzel bir anımı anlatacağım.
Bir gün okuldan döndüğümde annemler bana bir hediye aldıklarını söyledi. Ama hediye ulaşmak için sürpriz bir hediye paketi olduğunu ve bunu bulmam gerektiğini söylediler. İnanılmaz derecede merak ettim ve heyecanlandım. Paketi gizli bir yere saklamışlardı ve benden bulmamı istediler. Bu durum heyecanımı bir kat daha artırdı.
Vakit geçirmeden aramaya koyuldum. Tam hediye dolu paketi buldum diye sevinirken bir bilmece ile karşılaştım. Bilmece şöyleydi: “İnsanlar beni yemek için satın alır ama yemezler ben neyim?” Bir süre bunun cevabını düşündüm ama cevabı bulmam uzun sürmedi. “Ocak”tı cevap. Hemen ocağa koştum ve ocağın üstünde ikinci sürprizle karşılaştım. Yine bir bilmece!
İkinci bilmece şu şekildeydi: “Yatar kalkarsın, bazen üstümde hoplarsın, hatta üstümde taklalar atarsın, bil bakalım ben neyim?” Üstüne takla atmayı çok sevmemden olsa gerek, cevabı bulmam uzun sürmedi. Cevap yataktı. Yattığım, kalktığım, üstünde jimnastik yaptığım yatak. Tabi soluğu yatağımın yanında aldım. Derken üçüncü bilmece ile karşılaştım. Galiba en zoru bu olacak diye düşünürken bilmeceyi okudum: “Kardeşleri akrabaları çağırırsın, çay içer, sohbet edersin, televizyon keyfi yaparsın, bil bakalım ben neresiyim?” Onun
cevabını bulmam da uzun sürmedi: “oturma odası”.
Daha kaç tane bilmece var diye içimden mırıldanarak oturma odasının yolunu tuttum. Artık bilmece yoktu, nihayet finale erişmiştim. Kutuyu buldum, kutu zıplıyordu. Heyecanım birden zirve yaptı. Hediye paketini açtığımda gözlerime inanamadım. İçinden bir yavru kedi çıktı. Hem de Scottish. Hayatımın en unutulmaz günü oldu.
Tüm arkadaşlarımın hayallerini süsleyen hikayelerini yaşaması dileği ile. İyi günler dilerim.
