Bir gün Pelin ikizi Melek ile kahvaltı ediyordu. Kahvaltı bittikten ve kitap okuma saati geçtikten sonra oyun saati geliyordu. Hemen bahçeye çıktılar. Toprağı kazmaya başladılar. 5 saat boyunca kazdılar. 50 metre kazmışlardı. Bir metre daha kazdıklarında içeriye uzun bir merdiven atıp aşağıya atladılar. Altın bilezik gördüler. Melek “Pelin yere bakar mısın? Ayağımızın altındaki bir altın bileklik değil mi?”dedi. Pelin “Evet” dedi. Bilekliğin üzerinde FATMA yazıyordu. Kızların tanıdığı tek bir FATMA vardı. Ona götürdüler. Bilezik onun değildi. İnternetten onların sitedeki Fatmalara baktılar. Sadece tanıdıkları Fatma çıktı. Sonra hırsız biri çıktı ve altın bilekliği kızların elinden aldı ve kaçtı. Kızlar hemen polisi aradı. Adresi söylediler. Polis 5 dakika içinde geldi. Adamı tutukladılar. Komiser amca yaptığımızın doğru olduğunu söyledi. Böyle şeyler bulunca sahibini aramalı eğer bulamazsak en yakın müzeye teslim etmeliymişiz. Böylece annelerinin yanına gittiler. En yakın müzeye teslim etmişler. Oradaki abi de yaptığımızın doğru olduğunu söylemiş. Kızlara en değerli eseri hediye etmişler. Müdür de yaptıklarını çok beğenmiş. Eve gitmişler. Yemek yemişler. Uyuduklarında çok yorgundular. Sabah olduğunda olanları arkadaşlarına anlatmışlar…
Hazine Bulduk
(Visited 5 times, 1 visits today)