İnsanlar yaşamlarında hep beğenilmeyi ve mutlu olmayı ister. Bu amaç için o kadar uğraşırlar ve çabalarlar ki bunu sağlamanın çok daha kolay olabileceği akıllarına gelmez. Dört şey vardır ki bunları kendisi için toplayan veya yapan kişiler, diğer tüm işlerde mutlu ve başarılı olur. Bu dört şey biraz alışılagelmiş olmasına rağmen bence sağlık, sevgi, sorumluluklarımızı bilmemiz ve öz değerdir.
“Sağlık” Ne zaman dilekleri sorulsa çoğu insan sağlık der. Bazıları bunun önemini bilerek bazıları da söylemiş olmak için diyor olsalar da aslında bunun üstüne düşündüğümüzde biz de ne kadar önemli bir şey olduğunu anlarız. Mesela bazı çocuklar sokakta oyun oynayıp hayatın tadını çıkarırlarken bir hastaneye gittiğimizde orada makinalara bağlı çocuklar da görürüz. Bu çocukların da hayalleri olduğunu, koşamasalar da yürümek isteyebileceklerini biliriz. Ama diğer yandan da hasta olduklarını bildiğimiz için elimizden hiçbir şey gelmez. İşte tam da bu yüzden ben eğer sağlığımızı kaybedersek hayallerimizi ve olabilecek başarılarımızı da kaybedeceğimizi düşünüyorum. Hayallerini gerçekleştirme imkanından veya başarılarından mahrum bırakılan biri nasıl mutlu olabilir ki?
“Sevgi” Bazen sevgi toplumlarda büyük bir unsur gibi görülmese de aslında tüm davranışlarımız aldığımız sevgiye bağlıdır. Çalışmalara göre eğer sevgi dolu bir ortamda büyümüşsek normalden daha sevecen, pozitif ve kibar oluruz. Psikoloji biliminde bunun üzerine yapılan bir araştırmada iki çocuğun önüne dört tane küp konuluyor ve kule yapmaları isteniyor. Ailesi tarafından sevgi görmüş olan ilk çocuğun kuleyi yapabildiği, bu işten zevk aldığı ve dikkatinin çoğunu küplere verdiği anlaşılıyor. Küçükken ailesi tarafından terk edilmiş ve sevgiyi daha yeni yeni öğrenecek olan ikinci çocuğun ise bloklardan uzak durduğu, kaygısının gittikçe arttığı ve dikkatini dışarıya verdiği görülüyor. Bu deneyden sevgi olmadan büyüyenlerin kaygı seviyelerinin yüksek olduğu ve işlerini yaparken mutlu olmadıkları çıkarabiliriz.
“Sorumluluk Bilinci” Sorumluluklarımızı yerine getirmeden hayatımızı bir düzene oturtamayız ve düzgün bir başarı elde edemeyiz. Ama bu sadece başarı ve düzenle ile ilgili değildir. Başarımız gibi sorumluluklarımızdan kaynaklanan, bizi mutlu edebilecek başka bir sürü şey vardır. Örneğin özgürlük; en basitinden sorumluluklarını umursamayan biri hep uyarılır ve bir yerden sonra uyaranın dediğini yapmaya başlar bu nedenle de özgürlüğü kısıtlanır, sorumluluk sahibi birinin ise uyarılmaya ihtiyacı olmaz ve istediğini yapabilir. Sorumluluklarımızı bilmemiz, bize kattığı şeylerle bizim kendi hayatlarımıza daha umutlu ve mutlu bir şekilde bakmamızda yardımcı olur. Bu konu üzerine Antonie de Saint Exupery “Hiç kimse hem sorumluluk hem de umutsuzluk hissine aynı anda kapılamaz.” demiştir.
“Öz Değer” Öz değer kendimize duyduğumuz saygıdır. Saygının başlı başına önemli bir şey olduğunu biliriz ama kendimize saygılı olmamız bambaşka bir konudur. Kendi önemimizi bilmemiz kendimize duyduğumuz saygı ve sevgiyle şekillenir. İnsanlar hiçbir zaman başkalarının sözlerinin altında kalmak istemezler. Maalesef bu durum öz değer eksikliği olan insanlarda yaşanabilir. Bu durumda olan kişilerin hayatta başarılı ve mutlu olmasının çok nadir olacağını anlamak da zor olmaz. İşte bu yüzden de çok önemli bir konudur.Hatta bence bu dördünün en önemlisi bile olabilir. Biz insanlar kendimize gerçekten de saygılı olmalıyız ki diğer kişiler için kendi hayallerimizden, amaçlarımızdan veya duygularımızdan vazgeçmeyelim.
Toparlarsam kişiden kişiye bu dört değer değişebilir. Ama şunu unutmamalıyız ki hayatta gerek başarıya gerek de mutluluğa ulaşmanın hep kolay yollarını bulabiliriz.