Küçüklüğümüzden beri ailemiz ve çevremizde olan insanlar batıl inançları bize aşılar ve onlara inanmaya iter. Artık batıl inanç olmaktan çıkıp hayatımızın ve gerçeklerin bir parçası olmaya başlamıştır bunlar. Küçüklüğümüzden beri bir şeyi yapmamızın sonucunda nasıl uğursuzluk ya da kötü şeyler getireceği söylenir. Bir süre sonra insan saçma bulsa, inanmasa bile huzursuz hisseder ve o işi yapmaktan çekinir. Peki bu batıl inançlar bizi olumsuz mu etkiler? Yoksa tam tersi olumlu mu etkiler?
Bana göre bir insanın başta uydurduğu daha sonra herkesin inanmaya ve yapmaya ya da yapmaktan çekindiği birkaç söz dışında bir şey değildir batıl inanç. Aynı kahve falı baktırmak gibi. Merdivenin altından geçmemek, siyah kedi önünden geçince uğursuzluk getirmesi, damadın gelini düğün öncesi görmesi uğursuzluk getirir gibi gibi birçok batıl inanç bulunmakta.
Bazı insanlar bunları yaşayıp gerçekten de uğursuzluk getirdiğine inanmakta. Oysaki hepsi tesadüf. Sadece uğursuzluklar da değil avucun kaşınırsa para gelir gibi şans getiren inançlar da var. Bence insanlar bunlara bir işlerini bir şeye bağlamak için ve o şeye inanmak istedikleri için yaparlar. Ki bana kalırsa bu başarısızlık dışında bir şey getirmez.
Siyah kedi görünce insan uğursuzluk getirmesinden korkup yönünü değiştiriyor ya da tırsıyor. Oysaki bu kadar minik bir hayvan bizlerin hayatına nasıl şanssızlık getirsin ki? Bu batıl inançlar yüzünden bazı insanlar siyah kedilere karşı ön yargılı hatta sırf uğursuzluk getirdiği için bu kedilerin şiddete uğradığı haberleri var. Bu tarz batıl inançlar bazı düşünmeyi bilmeyen insanları kötü etkilemekte ve bu tarz kötü şeyler yaptırmakta.
Merdiven altından geçmek için de aynı şey söylenebilir. Bir merdivenin altından geçmek hayatımızı nasıl etkileyebilir ki? Eğer böyle bir söylem olmasa merdivenin altından geçtiğimizi bile fark etmeyecektik. Fark etmeme dışında uğursuzluk getireceği aklımızın ucundan bile geçmeyecekti. Damat ve gelinin birbirini görmemesi de aynı şey. Tüm gün boyunca birbirlerini görmüyorlar. Bir terslik yaşandığında birbirlerini görmemeleri için herkes uğraşıyor.
Batıl inançlara inanmak kahve fallarına veya rüya yorumlarına inanmakla aynı şey ve aynı saçmalıkta. Kahve falında patates çıkıyor yakının ölecek, kavga çıkacak, parasız kalacaksın tarzı yorumlar yapılıyor. Ki fala inanılmaması gerektiğini herkes bilmekte. Bunlara inanmak ve savunmak büyücüleri savunmaya kadar gidiyor ki bu da ayrı saçma bir inanış.
Batıl inançların şans getirenine de uğursuzluk getirenine inanmak insanı olumsuz etkilemektedir. Biri hayatta körü körüne bir şeye inanma ihtiyacını gösterin ki bu başarısızlık getirir diğeri ise huysuzluğu, ürkekliği, şiddeti ve kim bilir neleri insanın hayatına sokar. Sonuçta inanmasak bile psikolojik olarak bizi etkileyip bizi az da olsa manipüle eder ve insan yaşamına rahatsızlık verir. Bir merdiven, bir kedi bile rahatsızlık vermeye başladıkça bunun devamı de beraberinde gelir. Yaşanan her olayı bir nesneye, canlıya bağlamaya çalışır ve birçok mantıklı şeyi reddederiz.