Ormanda yürürken karşıma kocaman bir saray çıktı. İnanılmaz büyük güzel ve kocaman. İçeri girmek istedim çok heyecanlandım. Sarayın kocaman süslü demirleri olan güzel bir kapısı vardı. Kapıda bekleyen atlı şövalyeler duruyordu. Şövalyelere doğru yaklaştım içeri girmek istediğimi ,sarayı çok merak ettiğimi Kral ve Kraliçe ile tanışmak istediğimi söyledim. Beni içeriye aldılar ,bahçe kapısını açtılar, sarayın bahçesi çok güzel ,çiçeklerle başlayan yoldan saraya doğru yürüdüm. Çeşit çeşit çiçekler ,ağaçlar heykeller var. Kuşların şarkılar söyler gibi cıvıltıları çok güzel. Çiçek kokuları içime huzur veriyor…
Uzun yürüdükten sonra nihayet sarayın kapına geldim. İçeriye girdim sarayın içerisi çok etkileyici güzellikte, nereye bakacağımı şaşırdım .Kocaman tablolar, vazolar, çiçekler, perdeler…
İçeride bir çok çalışan var. Hepsi de çok şık. Beni nazikçe karşıladılar ve Kral ,kraliçenin yanına doğru götürdüler. Çok heyecanlıydım. Kral ve Kraliçeyi karşımda görünce ne diyeceğimi bilmedim kısık bir sesle ”Merhaba” dedim…
‘Hoş geldiniz ‘ dediler .Kısa bir tanışmadan sonra onları daha fazla rahatsız etmek istemedim. Hayatımda unutamadığım çok özel bir anıydı…