Hayali Tur

 Ben hayatım boyunca herhangi bir tarihi yeri gezmemiştim ve bu tarihi yerlere ilgili bilgi sahibi de değildim. Çünkü ben bunun anlamsız olduğunu düşünüyordum. Siz on iki yaşındayken bile hayal kurma beceriniz kurumuş ve ölmeye mahkum olmuş bir ağaç gibiyse hayal kurmak bu noktada anlamsız olacaktır. Bu zayıf hayallerle tarihi yerlere sadece küçük resimler çizebilirsiniz. Bu da tarihi değerlere saygı anlamında uygun bir davranış olmayacaktır. Tarihi bölgelerin içeriği hakkında bilginiz yokken bile tarihi hissedebilmek bu noktada en önemli vurgudur.Bu yazımda tarihi bir gezimi anlatmak istiyorum. O gün öğretmenlerimizden yeni bir gezi olacağı haberini almıştık. Arkadaşlarım bu haberi büyük bir heyecanla karşıladı. Fakat ben arkadaşlarım aksine bu duruma sevinmemiş derin bir kedere kapılmıştım. Gezilerinden hoşlanmadığım içim bu haber beni rahatsız etmişti. Eve gittiğimde bu gezide anneme bahsettim. Gitmeye niyetim olmadığı için annemden hayır demesini bekliyordum. Hayır cevabına ben de kendi içimde farklı bahaneler hazırlamıştım. Annem beklediğimin aksine “Geziye nereye gideceksiniz.” dedi. Bu soruya çok şaşırmıştım. Çünkü ben nereye gideceğimiz hakkında en ufak bilgiye bile sahip değildim. Gezi kelimesini duyar duymaz yaşadığım hayal kırıklığı yüzünden gezi hakkındaki planları duymamıştım. Annemin sorusunu cevaplamak için çantamdaki gezi planını almak için odama yönelmiştim. Masa üzerinde duran bilgisayarım açıktı. Ekranında “Çatalhöyük Neolitik Kenti” yazısı gözüme çarpmıştı. Bilgisayarın başına geçip bu makaleyi okumaya başlamıştım. Makale bittiğinde hayatımda ilk defa duyduğum bu yer epey ilgimi çekmişti. Ancak gezi aklıma gelince bu ilgim yok olmuştu. Gezi kağıdını açıp okuduğumda heyecanlanmıştım. Çünkü bu gezi Çatalhöyük’e düzenlenecekti. Hemen koşup anneme haber verdim. Ancak annem öyle bir tepki verdi ki ben de şaşırdım. O da bu yeri ilk kez duymuştu. Hatta bana istemiyorsan gitme, dedi. Beklediğim bu sürpriz teklife bir çırpıda hayır dedim. Gezi günü geldiğinden bir an önce bu yere gitmek istiyordum.Gezi otobüsünden iner inmez gruptan ayrılmıştım. Gördüğüm bütün yapılara hayranlıkla bakıyordum. Çünkü bu yapılar beni aşırı etkilemişti.Eski, yıpranmış yapılar birden gözümde yepyeni olmuştu. Evlerin Çatılarındaki insanlar bile gözüme bir başka görünmüştü. Evlerin önlerinde insanlar grup grup oturmuştu. Dahası birkaç hayvan bile görmüştüm. Birden vücudumda bir su sesi hissettim. Gözlerimi açtığımda öğretmenlerim başımdaydı. Belli ki düşüp kafamı bir yere çarpıştım. Ancak bu büyülü gezi için her şeye değerdi.