Sonunda beklediği gün gelmişti. Yıllardır çalışmasının emeğini bugün çıkartacaktı. Bay Smith yaşadığı kasabanın şerifiydi. Otuz yıldan fazla zamanını görevini yerine getirerek geçirmiş. İşine olan tutkusundan dolayı ailesiyle bir kere bile tatile çıkmamıştı. Ailesi ise zamanla onu anlamayı öğrenmiş ve anlayışla karşılıyorlardı. Ta ki artık işini yapamayacak hale geldikten sonraya kadar. Bay Smith yoğun tempodan ve yaşının getirdiği zorluklardan dolayı görevini yeterince iyi yapamamaya başlamıştı. Bunu fark eden kasaba halkı Bay Smith’in artık emekli olması gerektiğine hem fikirdi. Bay Smith kasaba halkının haklı olduğunu düşündü ve istemeyerek bir hafta önce emekli oldu. Sonunda ailesiyle yıllardır planladıkları tren yolculuğuna çıkma vakti gelmiş çatmıştı.
Kayla Bay Smith’in biricik kızıydı onu mesleğinden bile çok severdi. Hayatını ömrü boyunca ona adayacağına yemin etmişti. Tatil günü Kayla sabahın erken saatlerinde büyük bir heyecanla uyandı ve abisi Johnny’nin odasına doğru uçar adımlarla yürümeye başladı. Herkesten önce uyanan Bayan Smith ise kahvaltıyı hazırlamıştı bile. Evdeki herkes ilk defa bu kadar neşeliydi. Bay Smith hariç. İçinde kötü bir his vardı kötü bir şeyler olacağından korkuyordu. Aynı zamanda bu düşüncelerini ailesine belli etmemeye çalışıyordu. Lezzetli bir kahvaltıdan sonra tren garına doğru yola çıktılar.
Gara geldiklerinde Bay Smith’ in içini git gide işgal eden duygu daha da artmıştı. Fakat ailesinin mutluluğunu görmek ona ilaç gibi geliyordu. Yaklaşık kırk beş dakika sonra tren hareket etti. Gidecekleri yer küçük bir sahil kasabasıydı. Bayan Smith kitabını okurken Johny ve Kayla ise tatilde neler yapacakları hakkında konuşuyorlardı.
Bay Smith’in daha fazla dayanamayıp trende bir tur atmak için kompartmandan çıktı. Tanıdık yüzler görme umuduyla her kompartmana göz atıyordu. Fakat hiç tanıdık yoktu. Bay Smith hızını alamayıp bavulların konulduğu alana da girdi. Her şey normal gözüküyordu bir şey hariç. Uzun ve ince bir nesneydi bay smith ilk önce palto askılığı olarak tahmin etmişti fakat taşımaya çalıştığında inanılmaz derecede ağır olduğunu fark etti. Paketi açacakken omzunda bir insan eli hissetti.
El Kaylanın eliydi fakat Bay Smith korkudan olduğu yerde havaya sıçramıştı.kayla Bayan Smith in onu çağırdığını söyledi. Bay Smith amacına ulaşamadan oradan ayrılmak zorunda kaldı. Kompartmana girdiklerinde kompartman buram buram hamur işi kokuyordu. Hep beraber yemek yemek için yerlerine oturdular. Bay Smith paltosunu çıkartırken cebinde bir şey olduğunu fark etti. Cebinde hemen beni ara yazan bir kâğıt parçası vardı. Buruşan kağıtta son rakamı silinmiş bir de numara yazıyordu. Bay Smith şüphelerinin doğruluk payı olabileceğine dair korku hissetti. Ona yardım edecek birine ihtiyacı vardı.
Bunun için ise Kayla’ya rica etti. Kayla bu tür fırsatları hiç kaçırmazdı zevkle kabul etti. Yemekten sonra Kayla ile beraber kompartmanlara tekrar göz gezdirdiler. Değişik bir yüz dikkatlerini çekti. Sabah olmayan biriydi ama yeni gelmiş olamazdı. Bu işte bir terslik vardı. Elindeki tek ipucunu kullanma vakti gelmişti. Kayla adamı izlerken Bay Smith ise numarayı denicekti. Yedi deneme sonunda adamın telefonu çaldı. Kâğıdı verenin o olduğu artık kesindi. Ama neden olduğunu hala bilmiyorlardı.
Bay Smith biraz dinlenmek için kompartımana girdiğinde gazetedeki yüz ile gördükleri kişinin yüzünün çok benzediğini fark etti. Gazetede yazan haberi okuduğunda okuduklarına inanamadı. İtalyan bir suç örgütüyle aynı trende yolculuk yapıyorlardı. Haberde bu çetenin sürekli kılık değiştirip durduk yere trende ortaya çıktığı ve yolcuların değerli eşyalarını çaldıkları yazıyordu. Bay Smith’in aklına bir şey gemişti. Bavulların olduğu odaya girdi. Dikkatini çeken paketin yırtık olduğunu ve içinin boş olduğunu gördü. Artık her şey yerine oturmuştu.
Bu çete kendilerini paket olarak trene sokuyordu. Bu yüzden çetenin adı “Hayalet Hırsızlar’dı”. Bay Smith’e verdikleri not ise tamamen dikkat dağıtmak içindi. Fakat unuttukları şey Bay Smith’in işinde çok iyi olmasıydı . Onun gözünden hiçbir şey kaçmazdı . Hemen polislere haber verdi. Ve bir suç çetesi onun sayesinde yakalanmış oldu. Bu Bay Smith’in en unutamayacağı anılarından biri oldu. Artık içini kaplayan o şüphe yok olmuştu. Ailesiyle tatilini dibine kadar yaşamak istiyordu