Ben daha küçük bir çocukken annem ve babam beni ve kardeşimi bir sihirbazlık gösterisine götürmüştü ve ben o gösteriden acayip etkilenmiştim.
Düşünsenize daha küçücük bir çocukken yılanları dans ettiren veya alev yutan adamlar falan gördüğünüzü. Ben gösteriyi sanki çok önemli bir şeymiş gibi izledim ve sonunda eve gider gitmez yaptığım ilk şey kolay gözüken numaraları kendim denemek oldu. Evde yaşadığım birçok başarısızlıktan sonra sihir yapamadığımı düşünüp üzüldüm. Beni bu kadar etkileyen bir şeyi büyüyünce yapamayacak olmak, hayallerinin yok olması.
Büyüdüm ve akıllandım eskiden yaşadığım şeyleri anlatan annem bana bakıyor ve gülüyordu çünkü ben bu kadar çok sevdiğim bir şeyi unutmuştum. Annemle yaşadığım gülüşmeler ve annemin eskileri anlatmasını dinledikten sonra sihirbazlık işini araştırmaya karar verdim. Uzun uğraşlar sonucu sihirin aslında göz yanılması olduğunu ve doğal olarak değil çalışarak yapıldığını öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Küçükken o kadar ağlamıştım yapamıyorum diye aslında zaten yapamamam doğalmış. Bundan sora sihirbazlık ile daha çok ilgilenmeye başladım ve sihir numaralarında daha da ustalaşmaya karar verdim.
Uzun süren çalışmalar, başarısızlıklar ve ardı kesilmeyen moral bozukluklarından sonra çoğu sihir numarasında profesyonel olmaya başladım. Kendimden gurur duymam lazımdı ama ben kendimde hala eksik bir şey olduğunu düşünerek mutsuzlaştım. Bir bakıma ünlü olan birçok sihirbaz kendi buldukları numaralar ile tanınmış. Bu beni daha fazla uğraştıracaktı ama eğer başarırsam ünlü sihirbazlar arasında yerimi garantileyecektim. Uzun uğraşlar ve gecemi gündüzüme katmamın sonunda istediğim şeyi başarmış gibi hissediyordum. Dünyanın en zor kaçış gösterisi için hazırdım ama bu hareket gerçekten ölmeme neden olabilirdi. Korkuyordum ama yapmakta istiyordum, bunca plan ve çalışmadan sonra bence gerçekten başarabilirdim.
Kendimi prestijli bir yarışamaya dahil ettim ve o gün gelene kadar rahat uyuyamadım. Sanki küçük bir çocuk gibi meraklı bir heyecanla bekledim. Yarışma günü geldiğinde hazırlandım ve sahneye çıkamadan önce aklıma küçükken kendime söylediğim bir şey geldi. “Ben bir sihirbaz olsaydım.. “. Heyecanla sahneye çıktıktan sonra başardım ve adımı altın harflerle yazdım. Artık kendime ait bir numaram ve başarılı bir şekilde bitmiş bir gösteri var.
Bu kadar mutlu olamazdım. Uzun çalışmalar sonucu çocukluk hayalimi gerçekleştirdim.
BEN BİR SİHİRBAZ OLDUM.