Hayaldeki Kusurlar

Günlük yaşantımızda birçok insanın fiziksel özelliklerinin, davranışlarının ve karakterlerinin birbirimizden farklı olduğunu bilmekteyiz. Her insanın kendine özgü güzelliği, bakışları, neşesi, davranışları ve etrafa saçtığı enerjisi vardır. Fakat bu günlerde bu özellikler sosyal medya sayesinde değişim göstermektedir. Sizce sosyal medyanın bizim güzellik algımızda ne gibi etkileri vardır?

Günümüzde medya tarafından insanlara dayatılan bir güzellik algısı olduğu gerçeğini kabul etmekle beraber bu güzellik algısının tamamen dışarıdan insanlara dayatıldığını söylemek gerekir. Güzellik göreceli olduğu kadar değildir de. Realist bir resim de sürrealist bir resim de güzeldir ama iki tablo da insanlara hitap edecek değildir elbette. Fakat biri diğerine hitap ediyor ise diğer tablonun da  çirkin olduğunu söyleyemeyiz. Bizim güzellik algımız dışarıdan etkilenmekten çok biyolojimizle alakalı gerçeklerle ilgilidir.  Kıvrımlı vücut hatlarına ya da ince bir vücuda  sahip olmak insanların algılarından bazılarıdır ve bu özellikler kişide olduğu zaman  bizlere onların daha güzel olduğunu düşündürür.  Ama bu durum öyle değildir.  Yani bunun dışarıdan bize ne dayatıldığı ile ilgisi yoktur.

Evrimsel olarak kadını ve erkeği sağlıklı gösteren özellikler bize güzel gelir. Şu sıralar beslenme tarzından dolayı çoğu insan obezite sorunu yaşıyor. Bunun sonucu olarak “body positivism” diye bir akım ortaya çıktı. Bu akımın ortaya çıkmasına rağmen insanların yine de bu insanları beğenmediğini çok rahat bir şekilde görebiliyoruz. Bu beğenilmemek tamamen sağlıksız bir görünüme sahip olmalarından ötürü. Aynı şekilde bir dönem sıfır beden modeller revaçtaydı ama bu da yine sağlıklı bir görünüm olmadığından beğenilen bir görünüm değildi. Medya bize ne sunarsa sunsun eğer bu bizim gözümüze sağlıklı bir görünüm olarak gelmiyorsa bunu kabul etmeme eğiliminde oluyoruz.

Güzel bir birey olmak doğuştan olsa da göründüğümüzden daha güzel olmak oldukça kolaydır. Aslında fark etmeden çoğumuz kendimizi çirkinleştiriyoruz. Yaptığımız bakımlar, estetikler, yüzlerimizi gençleştirmek için yapılan işlemler, vücudun belli yerleri için yapılan ameliyatlar hepsi bizim güzelliğimizi kırmaktadır.  Bu sayede de başkalarının görüşü bizim kendimize olan bakışımızı etkiliyor ve aslında kendimize olan bakışımız da başkalarının bizim hakkımızdaki görüşünü etkiliyor. İlk olarak kendimizi kabullenmeliyiz. Sırf çok güzel değiliz diye çirkin olduğumuzu düşünmek hem kendimize haksızlık hem de büyük bir yalandır ve biz bu algıların hepsini telefonlardan, televizyonlardan ya da herhangi bir sosyal medyadan öğrenmekteyiz. Bu algı gün geçtikçe daha da artmakta ve çıkmaz bir duruma girmektedir.

Bence güzel olmanın bir sınırı yoktur. Çünkü herkesin güzellik anlayışı farklıdır. Bu durum sosyal medyada yansıtılmasa da  böyledir. Güzellik konusunda yarışmak da bu açıdan mantıksızdır. Belki kendimizi güzel bulmuyor olabilir fakat kendimizi en sevdiğimiz şeyi yaparken ya da gülerken görmediğimiz için güzellik algısı asla sadece vücut hatlarından ibaret kalmamalıdır. Kısacası sosyal medyanın bize etkisi olsa bile güzellik algısı insanın içinden gelir. Etrafında gördüğü şeyler bunu oldukça tetikler. Bu yüzden bu algıyı artık bütün dünya olarak yenmeliyiz.

(Visited 48 times, 1 visits today)