İnsan ilişkileri ve duygu durum halleri hava durumu gibidir. Kişinin kendiyle çeliştiği zamanlarda verdiği iç savaş bir fırtına, üzüldüğü günlerin ardından mutlu olduğu zaman ise sağanak yağmurun ardından açan büyüleyici bir gökkuşağıdır. Birine yardım etmenin mutluluğunu yaşayan kişinin gülümsemesi, güneşten bile parlak ve iç ısıtıcıdır. Bir dostun ihanetine uğrayan kişinin hayal kırıklığı ise bir daha hiç güneşini göremeyecek olan bir mahkumun bitmek bilmez yağmurlu ve kapalı günlerinden farksızdır.
Benzetmeler bir yana, gerçekten de hava durumunun insan psikolojisini ve ilişkileri etkilediği gerçeği gündelik hayatımızda da fazlasıyla göze çarpar. Sabah uyandığımızda bize en içten gülümsemesini sunan güneşimiz olmadığında farkında olmasak da bir şeylerin eksik olduğunu hissederek o güne başlarız. Genel olarak baktığımızda insanlara karşı toleransımızın düşük olduğu günlerde güneşimiz eksiktir. Çoğu şeye karşı isteksiz, bütün gün uyumak istediğimiz ve gün boyunca yorgun olacağımız bir güne uyanırız.
Yapılan bir araştırmada bir adamın nazikçe kadınlara yaklaşıp telefon numaralarını istediğinde güneşli günlerde %22’lik bir oranda pozitif bir cevap almasına rağmen yağmurlu günlerde %14’lük bir başarı söz konusu olmuştur. Üstelik havanın kapalı olduğu günlerde de alışveriş oranlarının güneşli günlere oranla çok daha düşük olduğu gözlemlendi. Hatta güneşli günlerde alışveriş merkezlerindeki küçük detayların insanların aklında daha net kaldığı da görüldü. Bu durumda güneşin hafızaya ve odaklanmaya da etkisi var diyebiliriz.
Mevsimsel duygu durum bozukluğu yani mevsimsel depresyon, genellikle kış aylarında ve uzun süre güneş görülmeyen, havanın kapalı olduğu günlerde ortaya çıkan bir depresyon türüdür. Fakat bazı insanlardaysa sonbahar kış yerine ilkbahar yaz mevsimlerinde bu durum gözlemlenebilir. Hastalığın nedenleri araştırılırken dikkat çeken hususlardan birincisi, gözün günlük ve mevsimsel ışık değişikliklerini merkezi sinir sistemine iletme özelliğinin bozulmasıdır. Bu hastalığın tedavisi ise henüz nasıl olduğu anlaşılamamış olsa da ışık tedavisiyle düzeltilebilmektedir. Nasıl insan vücudu mevsim değişikliğinde grip, nezle gibi hastalıklara yakalanabiliyorsa psikolojik olarak da kişi kendini mevsimin değişikliğine bağlı olarak güçsüz ve sıkışmış hissedebilmektedir.
Fakat sıcaklık her zaman insanları iyi yönde etkilemeksizin kötü sonuçlara da sebebiyet verebilir. Havanın bunaltıcı sıcağında insanların sakinliklerini koruyamadığı veya bu konuda zorlandığı yadsınamaz bir gerçektir.
Güneşli günlerin insan psikolojisini iyi yönde etkilediği ne kadar doğru olsa da bir genellemedir. Azınlıkta da olsa bazı insanlar kendilerini yağmurlu günlerde güneşli günlerden daha enerjik hissederler. Yağmurlu günde bisiklet sürmek bazıları için ne kadar eziyet olsa da diğerleri için bir hediyedir. Veya birine ılık bir yaz günü güneşin altında okunan kitap kadar mutluluk veren hiçbir şey olmasa da diğerine de yağmur yağarken şehrin ayna gibi parlayan ıslak sokaklarına bakarken içtiği sıcak kahvenin verdiği hazı hiç bir şey veremez. Yani hava durumu da insan psikolojisi gibi değişkendir.
Hiçbir insanın duygularının birbirine benzemediği gibi hava durumunun da insanda uyandırdığı duygular konusunda da bir genelleme yapılamaz. Yapılan araştırmada da bulunduğu ülkenin geleneklerine, kültürüne, örf ve adetlerine göre ya da bulunulan bölgenin sosyal yapısına göre değişiklik gösterebilir. Kısacası insan psikolojisi hava durumları dışında birçok etkenle ilgilidir bu nedenle hiçbir şekilde doğru orantılı bir grafik çizilemez veya kesin bir yorum yapılamaz.