Okuldaki altıncı dersin ardından, duvarlar üzerime doğru geliyormuş gibi hissediyordum. İçimde kötü bir his vardı ve bu beni hüzünlendiriyordu.
Okulun bitimi ardından çıkışa doğru ilerlerken birinin bana seslendiğinin farkına varıp o yöne baktım. En yakın arkadaşımın annesi beni götüreceğini söylediğinde sebebini merak ettim. Bu kadın annemin de yakın arkadaşıydı o yüzden beni bırakmasında bir sakınca yoktu. Ama neden? Yolda giderken bugün beni neden habersiz bir şekilde aldıklarını sordum. Kadın biraz kem küm etti ve ben de susmayı tercih ettim. Ama içimdeki merak bitmemiş bilakis artmıştı. Birden farklı bir yola saptığını fark ettim ve tedirgin olmaya başladım. Yoldaki tabelalara bakarak nereye gideceğimizi anlamaya çalıştım. Fakat bu da bir muammaydı. Beklemekten başka çarem olmadığını düşündüm ve gitmeye devam ettik.
Otobanda yaklaşık on kilometre gittikten sonra kafam iyice karışmıştı. Ardından son derece ince bir yola saptı ve bu yolun sonunda gözlerden ırak bir köye ulaştık. Arabadan indiğimde kadın hemen yanıma geldi. Kendimi adeta bir suçlu gibi hissettim. Kadın bana köy evine kadar eşlik etti. Evin içine girdiğimizde beni bir odada bekletti. Bir şeylerin ters gittiğini o an anladım. İçinde bulunduğum oda mutfakla bitişik olduğundan dolayı birkaç yiyecek gözüme çarptı. İçerden bağrışma sesleri geliyordu. Kulağımı duvara yaslayıp dinlemeye çalıştığımda dehşete kapıldım. Oradan hızlı bir şekilde kaçmam gerekiyordu. Bulduğum yiyecekleri çantama attım. Hemen arkamda kalan camı sessizce açıp dışarı fırladım ve olabildiğince uzağa kaçtım.
Yalnız başıma bir ormanda kalmıştım. Neyse ki okulda son teneffüs birkaç şey yemiştim ve onların beni tok tutmasını umuyordum. Çünkü yiyeceğim çok kısıtlıydı. Ormanda bir patika yol buldum ve oradan ilerlemeye başladım. Amacım öncelikle şehre geri dönmek ve ardından kendime güvenli bir yer bulmaktı. Bu insanlar kimse benim evimi, okulumu ve gittiğim her yeri iyi biliyorlardı. Yolda giderken bir yandan gidebileceğim yerleri gözden geçirdim. Kafam çok karışıktı ve ben, okul sebebiyle çok yorulmuştum. Tahminen eve yirmi beş kilometre yolum vardı ve akşam olmak üzereydi. Kış ayında olduğumuz için havanın soğuyacağını biliyordum. Aklımdaki başka bir soru ise annemle babamın nerde olduğuydu. Onlara ulaşmak istiyordum fakat başlarını derde sokacağımı düşündüm ve bu kararımdan vaz geçtim. Onlarla uygun bir şekilde iletişim kurmam lazımdı. Tam da bunları düşünürken Hava tamamen karamıştı. Neyse ki benim kamp deneyimim vardı ve geçici bir barınak yapıp ateş yakmayı biliyordum. Ateşi yakarken yanıma bir adam geldi. Bu adamın yüzünü göremediğimden dolayı çok tedirgin oldum. Acaba onlardan biri miydi? Yerden bir sopa alıp ayağa kalktım. Bu tanımadığım biriydi. Sopamı sert bir şekilde tuttum ve kendisini tanıtmasını istedim. Acaba o neden buradaydı. Bunu ona sorduğumda yardım etmek için yanımda olduğunu söyledi ve ona güvenebileceğimi söyledi. Babamın iş arkadaşı olduğunu hemen ardından da ekledi. Kanıt beklediğimi anladı ve bana bir anı anlatmaya başladı. Tamamen doğru bir anıydı ve nasıl bu kadar iyi bildiğine şaşmıştım. Adamla tanışırken yine de tam olarak güvenmiyordum. Çünkü onunla tanışmamın bütün hayatımı değiştireceğini bilmiyordum.
O gece çok iyi uyuyamadım fakat şehre ulaşma isteğim bana enerji vermişti. Bir an önce evime dönmek istiyordum. Adam bana bir mesaj iletti. Ailem benim için bir otobüs bileti almıştı. Adam da bana eşlik edeceğini söyledi. Adam oraya arabayla gelmiş ve beni ayak izlerimden bulmuştu. Bir arabası olduğunu söyledi ve beraber arabaya gittik ve yola çıktık.
Otogara vardığımızda biraz tuhaf davranıyordu. Beni otobüse bindirdi ve hemen ardından beni içeri iti. Sonra duyduğum tek şey bir silah sesiydi ve adamı kanlar içinde yere yığılmış bir şekilde buldum. Bölgedeki güvenlik ekipleri ortamı güvene aldı ve bizim otobüsümüze eşlik edeceklerini belirttiler.
Yerimi almış camdan dışarı bakarken yaşadıklarımın hepsini gözden geçirdim. Aklımda hala annem ve babamın mafyayla ne işi olabileceği sorusu vardı. Fakat cevabı neyse, artık çok geçti. Aklıma o adam geldiğinde de anladım ki: O adama gerçekten güvenebilirdim.