Hava durumunun değişmesi birçok şeyi etkiler. Bitkileri, işlerimizi, planlarımızı hatta Dünya sıcaklığını da etkiler. Peki insan psikolojisini etkilediği iddiaları doğru mu?
Mevsimsel değişimler ve hava olaylarının insan sağlığı üzerindeki etkisi konusunda her yörede belli inanç ve kanılar geleneksel olarak vardır. Örneğin ateş olarak bilinen enfeksiyon asırlar boyu değişim göstermiş; huy, değişik psikolojik rahatsızlıklar, kışın gözlenen ağrı ve sızılar veya sıcak dalgaları çok genç veya çok yaşlı insanlarda ölümlere neden olmuştur. Gezegen üzerinde yaşayan tüm canlılar, çevrenin bir parçası olarak iklime uyum sağlarlar. Bu insanoğlu için de geçerlidir. İnsanoğlunun diğer canlılardan farkı ise çevresini kendine uyarlayabilmesi, şekillendirebilmesidir.
Araştırmalara göre sıcaklık ve güneş ışığı dışında diğer hava durumları da duygudurum halerini etkilediği kanıtlanmıştır. Ani hava değişimleri depresyona, belirgin endişe haline, aşırı duygusal hassaslığa, sinire, olağan aktivitelere karşı ilgi azalmasına, yorgunluğa, kas ve eklem ağrıları dahil soğuk algınlığına benzer belirtilere, uyku düzeninde değişiklğe ve iştah değişimlerine yol açabilir. Nem, insanların daha yorgun ve asabi hissetmelerine neden olabiliyor. Bunun yanı sıra atmosfer basıncı değişimleri de duygusallığı etkileyip baş ağrılarına neden olabiliyor. Aşırı sıcak ise ısı düzenleme kapasitemize aşırı çalışma yükü bindirerek bizde bir rahatsızlığa neden oluyor ve bu da tahammülsüzlüğü arttırıyor. On Dokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi bir doktor, güneşli günlerde insanların daha pozitif duygulara sahipken kapalı havalarda karamsarlık ve olumsuz düşüncelerin daha fazla ortaya çıkabildiğini kanıtlamıştır. Özellikle de güneş ışınlarının daha az olduğu kuzey ülkelerinde insanların daha çok depresyona girdiklerini, depresyon tedavisinde fototerapi denilen ışık tedavisinin uygulandığını kaydetti. Bir diğer önemli tespit ise intihar oranlarının bahar ve yaz aylarında daha fazla olduğudur. Nem; ısı ve güneş ışınlarının yoğunluğuyla beraber atmosferik basınç ve bulutluluk oranı, intihar oranıyla ilişkilidir. Tabii bunlar insanın kendisiyle daha alakalıdır. Örneğin güneşli havalarda kendini mutlu hissedenlerin ve yağmurlu, karlı havada kendini mutlu hissedenlerin duyguları farklılık gösterir. Hava şartlarındaki değişim ne kadar ani ve hızlı olursa insanoğlunun şikayetleri de o kadar artar. İnsan vücudu hava kütlesindeki alışılmadık değişimlere yeterince hızlı ayak uyduramayabilir. Özellikle tansiyonu düşük olan kişilerde kan dolaşımı aksayabilir.
İnsan psikolojisinin hava durumundan doğrudan etkilendiği gibi dolaylı yoldan da etkilenebiliyor. Plan yaptığınız gün beklenmeyen bir hava değişimiyle her şey suya düşebilir. Bu bir piknik olabilir, bir düğün, bir yürüyüş ya da bir tatil planı olabilir. Gerçekleştiremediğinizde modunuz düşebilir. Etrafınıza da karamsarlığınızı yansıtabilir, istemsizce de olsa çevrenizdekilerin de hislerini değiştirebilir veya modunu düşürebilirsiniz. Başka bir etkisi ise agresyondur. Agresyon da dolaylı yoldan etkilerindendir. Sıcaklığı agresyonla ilişkilendirdiğimizde ise insanların sıcak havalarda dışarıda çok daha fazla vakit geçiriyor, sıcaklğa daha fazla mağruz kalıyor olup birbirleriyle daha fazla etkileşim halinde bulunuyor olmalarıdır.