HARİKALAR ORMANINDA BİR GÜNÜM

Merhaba. Bugün size Harikalar Ormanı’nda bir günümü anlatacağım. Bu ormanın adının Harikalar ormanı olmasının sebebi birbirinden garip hayvanlar ve ağaçlar olmasıdır. Benim en iyi arkadaşım olan tilki ile tanışın. Tilki de aynı insanlar gibi konuşabilir, tuvaletini tuvalete yapar. Ağlama, kızma ve korkma gibi hisleri vardır. Diğer hayvanlarda böyle ama tilki kadar değil. Sizin nasıl dediğinizi duyar gibiyim. Yıllar önce bu orman normal bir ormanmış. Bir yıldız belirmiş ve bir anda güneş kadar parlak olmuş. Işınları tam ormanın ortasına ulaşmış. Hayvanlar ve ağaçlar da böyle sihirlenmiş. Unuttuğumu sanmayın. Ağaçlara mı ne oldu? Çok garip bir şekilde onlarında ayakları ve kolları çıktı ve ayrıca konuşabilir oldular ama ben bundan hiç memnun değilim. Neden mi? Sabahtan akşama kadar sonunda koşabiliyoruz diye bağırıyorlar. Neyse şimdi size bir günümü anlatayım. Sabahları zürafanın topladığı çilek, portakal veya mandalina yiyorum. Maalesef ormanda sucuk, tereyağı, peynir, zeytin ve tost yiyemiyorum. Öğlenleri çitanın uzaklardaki köyden et getirmesini bekliyoruz. Akşamları pandanın göbeğinde yatıyorum çünkü çok yumuşak bir hissi var. Söyleyeceklerim bu kadardı. Benimde burada bir günüm böyle geçiyor.