Ne zaman kendimce bir hata yapsam o hatamın üstünden günler haftalar ve ya aylar geçse bile ne yapsaydım da o hatayı yapmasaydım diyerek düşünürüm ama en sonunda ne olsa değişmeyecek derdim ve o konuyu unutamasam bile zihnimdeki önemsizler rafına kütüphane görevlisine sormadan koyardım ama bugün her gün işe giderken hızlıca geçtiğim yolda trafik vardı bende bu trafikten yararlanarak etrafı fazlaca izleme imkanı buldum ve her gün önünden geçip gittiğim tabelada adeta amacı insanın aklına yaptıklarını sorgulatacak bir cümle yazıyordu “geçmişi değiştirebilmek mi yoksa geleceği görebilmek mi” işe gidene kadar bunu düşündüm dönerken de yan şeritten yavaşça geçtiğim anlar gözümün önünden hızlıca geçti ve düşünmeye başladım.
Normalde geçmişte olan bir olay geçmişte kalırdı ve benim ona yeniden kafa yormama gerek kalmazdı. Peki değiştirme şansım olsa ama bir yandan da geleceği görebilme şansım olsaydı hangisini seçerdim dedim kendi kendime. İçimde süren uzun bir münakaşa sonucunda geleceği görebilmeyi hangi açıdan bakarsam bakıyım iltica edilebilecek sonsuz bir liman olarak görüyorum. Bunun nedenleri ne diye sorarsanız ilk olarak eğer geleceği görebilirseniz o geleceğin geleceğinde elbet bir geçmişe bürünecek peki biz neden onun gelecek olmasını bekledikten sonra onu değiştirelim elimizde onun olabileceğini bilmek ve önceden önlem alabilme imkanım varken neden onu yaşadıktan sonra değiştirmeyi bekleyeyim belki dersiniz “ama o olduktan sonra onu değiştirmek ders almamızı sağlar” aksine asla ders alamazsınız ne olursa olsun sonucunu düşünmeden hareket edersiniz ne de olsa değiştirebiliyorsunuz. Ama geleceği görebilirseniz değiştirebileceğiniz bir şey olmadığı için ona karşı önleminizi de dersinizi de alırsınız bunlar size yetmediyse son olarak bir örnek daha vereyim;bulunduğunuz ortamda olabilecek şeyleri bilmek hoşunuza gitmez miydi ? Fakat geçmişi değiştirebilmeyi seçmiş olsaydınız o olay herkese sizinle aynı anda yaşanıp sizin onlardan sadece onu zamanlar sonra değiştirebilme imkanınız olacak ama buna da diyebileceğiniz şeyler var tabi ,bunlardan biri anın tadını yaşamak istemeniz ve ya yapmacık tepkiler vermek istememeniz .Bunlar benim hayatım içinde çok önemli çünkü nerede bir olay olsa onun nasıl sonuçlanacağını biliyorsunuz yada bir işe başlayacaksınız ama onun kötü sonuçlanacağını bildiğiniz için o işe başlamıyorsunuz ve geçmişi değiştirebilmeye nazaran daha çok şey öğrenseniz dahi yinede çok az şeyden ders çıkarıyorsunuz .
Son olarak geleceği görebilmek istediği kadar iltica edebileceğim bir liman olsa da , geçmişi değiştirebilmek bana anın tadını yaşadıktan sonra değiştirebilme imkanı sunsa da hiç biri sadece geçmişi geçmişte bırakıp sadece anı bilmemi sağlayıp ileride olacakları bir sır perdesi müphem tutmuyor. Bu kanıya vardığımda aklıma eskilerden izlediği bir filmden replikler zihnimde vapurların arkasında bir parça simit için uçuşan martılar gibi dolaşmaya başladı “vakit varken tomurcukları topla zaman hala uçup gidiyor ve bugün gülümseyen çiçek yarın ölüyor olabilir (Ölü Ozanlar Derneği 1999)”
benim bu soruya cevabım ise halimden memnun olduğumdur.