Herkesin kendi hayal dünyaları vardır. Yani herkesin düşünceleri, hayal ettikleri farklıdır. Mesela sen koltukta oturuyorsun ve karşında bir adam oturuyor, gözleri kapalı ve kafasını masaya koymuş bazılarına göre bu adam uyuyordur ya da düşünüyordur belki bu adam bana çok stresli gelmiştir belki de mutludur. Ben gezmeyi çok severim yeni yerler görmek, farklı kültürler tanımak çok hoşuma gider fakat herkesin düşüncesi farklılık gösterebilir ben sadece kendi açımdan konuşuyorum. Dünyada birçok insan farklı ülkeleri gezmek istiyor. Metro istasyonunda oturuyordum karşıma bir adam oturdu ve konuşmaya başladı bende onu takmadım fakat bana dinleyip dinlemediğimi sordu ve bende dinlemeye başladım. Oda Kristof Kolomb gibi uzak diyarlara açılmak ve yeni yerler keşfetmek istiyordu. Ben de gezmek yeni yerler keşfetmek istediğimi söyledim. Adam da bana bir teklifi olduğunu söyledi bir zarf uzattı zarfın içinde bir not vardı notta koordinatlar vardı bu koordinatları araştırdığımda Ankara kalesi çıkıyordu. Adam bana burda bir gizli sandık olduğunu söyledi bu sandığı bulursam bana dünyayı karış karış gezebilecek kadar para vereceğini söyledi. Ben de bana neden bu kadar güvendiğini sordum. Güveniyorum işte dedi. Ben de işe koyuldum. Kaleyi biraz araştırdım. Çok eski bir yapı olduğu ve Ankara’nın sembollerindenmiş. Ankara Kalesinin orda bir gazozcu vardı oradakilere sordum “ hiç buralarda sandık hakkında söylentiler var mı?” Çok eskiden kalenin yan taraflarında bir sandık arama çalışmaları olmuş fakat hiçbir şey bulamamışlar. Ben de o alanda olmayacağını düşünüp tam karşıdaki alanı araştırdım ve bir ekip tutup oraları kazmasını istedim kazdılarda bir koordinat daha buldum. Bu koordinatlar çok farklı bir yeri gösteriyordu. Orası da Antalya’daki bir denizin kıyısıydı orayada arkadaşımı bakması için yolladım bana bir kutunun olduğunu söyledi. Kutuyu açmasını söyledim ve açtı içinde adamın bahsettiği kod vardı bana kargoyla yollamasını istedim kargoyla yollayınca ancak iki günde gelebiliyormuş. Adamdan iki gün daha istedim ve adam bana iki gün verdi. Kargodan aldım ve kod yazılı yırtık, etrafı yanık kodun yazılı olduğu kağıt parçasını adama vermek için düşündüm ve adama şöyle söyledim ya bana bu “ya bana neden bu kod bu kadar önemli ve bana arattırıyorsun söylersin ya da kodu bu metro istasyonunda gözlerinin önünde metronun önüne atarım” dedim. Adamda bana risk almak istediğini aslında bu oyunu kendi tasarladığını bazı insanlar hala güvenilir mi test etmek istediğini söyledi bende o zaman al senin olsun dedim ve kağıdı verdim. Adam dünyanın çok zengin adamlarından olduğu için bana iki milyon dolar verdi dünyayı gezmeye yetmez ama bir istediğin beş ülkeye gidebilirsin dedi. Aslında senin bana güvenmeyen gerekirdi yoldan geçen adamım sonuçta dedi. Sonra gitti. Artık iki milyon dolarım var izninizle biraz gezmek istiyorum.