Güç ve Barış

Barışı ve savaşı sağlayan güç arasındaki fark nedir? Hangisi daha fazladır? Disiplin ve baskı arasındaki fark sadece gücün uygulanış şekli ve miktarı mıdır? Bu tür sorulara özellikle de devletleri yöneten ve otorite sağlamak zorunda olan kişilerin verdiği cevaplar doğrultusunda bazı ülkeler dünya barışının korunabilmesi için küçük atom bombaları üretilmesi ve kullanılması gerektiğini söyleyen bazı duyurular yaptı. Bu şekilde söylendiğinde çok da büyütülecek bir durum yokmuş gibi görünse de bu gibi bir fikrin kabul edilmesi veya önemsenmemesi hem bir savaşın hem de yeni bir çağın başlangıç noktasıdır.
Gücün her türlüsü dünya üzerinde her yerde ve her zaman çok önemli olmuştur. Gücü yıkıcı ve yapıcı olarak ayrıştıran asıl etken gücün miktarı değil her zaman uygulanış biçimidir. Tarih boyunca edinilmiş en büyük başarıların hikâyesinde her zaman çok sayıda deneme görürüz. Bunun sebebi kişinin veya topluluğun sahip olduğu gücü öncesinde yanlış alanlara yöneltmesi sonucu karşılaştığı başarısızlıklardır. Sonuç olarak güçten daha önemli bir şey varsa o da gücü kullanmayı bilmektir.
Bazı ülkelerin yaptığı dünya barışının korunabilmesi için küçük atom bombaları üretilmesi ve kullanılması gerektiğini söyleyen duyuruların aslında hiç de göründüğü kadar masum olmamalarının asıl sebebi ülkelerin sahip oldukları üretim ve otorite gücünü yıkıcı olan alanlarda kullanmaya başlamaya çalışması ve buna destekçi aramasıdır. Atom bombası gibi yıkıcılık ve yok edicilik oranı bu denli yüksek olan ve savaş suçu sayılacak kadar tehlikeli bir bomba bir yana dursun daha az yıkıcı ve yok edici olan herhangi bir bombanın savar dışı bir alan da “barış” sağlama adı altında kullanılıyor olması kadar tehlikeli bir durum yoktur. Bu hem devletler hem de halk için barış sağlamak yerine savaşı ve sömürüyü getiren bir adıma hazırlık yapmak anlamına gelir. Atom bombası kullanmak dünyayı değiştirir doğru, fakat her zaman çok daha kötüye doğru iter. Bu gibi bir durumdan fayda görecek tek zümre sömürgecilerdir. Dünya üzerinde yaşanan hiçbir sorun asla bombalarla çözülemez, asla savaşla barış getirilemez.
Sonuç olarak asıl odaklanılması ve yapılması gereken şey atom bombası üretip devletler, kişiler ve toplumlar üzerinde kontrol sağlamaya çalışmaktansa daha çok bu güç ile dünyayı değiştirmeye çalışmak olmalıdır. Çünkü bombalarla ve savaşlarla sadece somut şeyler yok edilebilir fakat fikirlere kurşun işlemez. Che Guevara’nın da dediği gibi “Bir çiçeği öldürebilirsiniz fakat baharı engelleyemezsiniz.”

(Visited 109 times, 1 visits today)