Mars gezegeninde yaşayan duygular, aralarında çıkan kargaşa ve kavgalardan dolayı iki guruba ayrılarak Mars gezegenini Polyana ve Gargamel olmak üzere iki farklı kutuplarda asırlarca yaşamlarını sürdürüyorlardı. Fakat bu ayrımdan asırlarca etkilenmeyip karşı çıkan ve bu iki kutupun birleşimi olan ekvatorda yaşayan tek bir aile kalmıştı.
İki halk için de ekvator çok önemliydi. Bu yüzden ekvatorda yaşayan Siyah ve Beyaz’a olmadık nedenlerden ötürü sıkıntılar çıkartarak huzurlarını bozmaya çalışıyorlardı. Bu sıkıntılardan bıkmış, Polyanna ve Gargamel halkı arasında kalmaktan yorulmuşlardı.Ve buna bir çözüm olarak iki halkada şu fikri sunmuşlardı: Her iki halkın da kendi içimden seçtiği 2 duyguyu Sarmaşık ormana gönderip onlara verilecek ipuçlarıyla görevi tamamlayan duygunun halkı ekvatora sahip olacaktı.
İki halk da bu fikri kısa sürede mantıklı bularak benimsemişler ve Polyanna halkının Heyecan ve Mutluluk, Gargammel halkının Hırs ve Kibir’i seçmeleri sonucu şafak vaktinde, seçilen duyguların ellerinde küçücük bir kağıt parçasıyla daha öncesinde kimsenin gidip de geri dönemediği Sarmaşık ormanına gönderilirler.
Mutluluk ve Heyecan Sarmaşık ormanına girmenin verdiği heyecanla onlara verilen görevlerini unutarak etrafta hoplaya zıplaya nereye gittiklerini bilmeden dolaşmaya başlamalarının yanı sıra Hırs, içinde barındırdığı öz güven eksikliğiyle ilk bulmacanın anlamını çözmeye çalışırken Kibir kendine olan güveni ve sinsiliğiyle diğerlerinin etrafında dolaşıyordu.
Hava kararıp ormandan ürkütücü sesler gelmesiyle hepsi birden irkilerek Sarmaşık orman hepsinin akıllarını karıştırarak halüsinasyon görmelerini sağlamıştı. Heyecan daha fazla dayanamayarak olduğu yere aşırı heyecan yüklemesi sonucu bayılırken diğerleri bu halüsinasyonlarla savaşmaya başlamışlardı. Kibir kendine olan aşırı güveninden dolayı kaybederken Hırs da kıskançlıkları dolayısıyla kaybetmişti. Mutluluk ise her olaya baktığı gibi buna da pozitif bakarak sabretmiş ve halüsinasyonları yenmişti. Fakat sonunda günün yorgunluğuyla o da olduğu yere yığılı vermişti.
Sabah güneşin yakıcı ışınları eşliğinde uyanmışlardı. Uyandıkları zaman Mutluluk elinde diğerlerinden farklı bir renkte kağıt tutuyordu. Mutluluğun elinde yolculuklarının ikinci aşamasına ait olan bulmaca dururken diğerlerinin elinde hala birinci aşamanın kağıdı vardı. Hırs ve Kibir bunu kaldıramayarak oradan uzaklaşırken Heyecan Mutluluğu tebrik ederek kendi görevinin verdiği heyecanla o da oradan uzaklaşmıştı. Hırs kendi içinde verdiği savaşta galip gelmeye ve karnını doyurma peşindeyken Kibir diğerlerinin bulduğu yiyeceklerden artıklayarak karnını doyurmuştu. Hırs ilk görevi Mutluluktan sonra tamamlayan kişi olmuştu. Kibir ise yine sinsiliğini konuşturarak o da Hırstan sonra görevini tamamlamıştı.Heyecan da ilk görevi en son tamamlayan olmuştu. Mutluluk ise ikinci görevine aşırı derecede pozitif yaklaşmasından dolayı bir türlü tamamlayamamıştı. Hepsi ikinci günün akşamında Mutluluk hariç görevlerini tamamlamışlardı. Fakat kimse yolculuklarındaki ikinci aşamayı tamamlayamamıştı.
İkinci günlerinin sabahında Hırs sadece ikinci aşama için barış ilan etmişti Kibir kendine olan güveninden dolayı buna uymayarak tek başına onlardan ayrı bir şekilde Sarmaşık ormanındaki yolculuğuna devam etti. Mutluluk ve Heyecan ise Hırsa katılarak yolculuklarındaki ikinci aşamasının başlangıcı olan ıhlamur ağacına yani Sarmaşık ormanını çıkış kapısına varmak üzere karınlarını doyurarak yola çıkmışlardı.Fakat hiç kimse Sarmaşık ormanının onlara oynayacağı oyunları tahmin edememişti.
Mutluluk Hırs ve Heyecanın ıhlamur ağacına doğru çıktıkları yolculuklarının ilk engeline siyah gölde karşılaşmışlardı.Bu gölden karşıya geçmeleri için yapılmış köprü kırılmıştı. Hala sağlam parçaları vardı ama gölde yaşayan canlılardan dolayı bu çok büyük tehlikeydi. Ama hırs sabırsızlığından dolayı köprüden geçmeye kalkışmış ve daha ikinci adımını atamadan başarısız olmuştu. Heyecan hemen pes etmemeleri gerektiğini ve gölün çevresinden dolaşmaları gerektiğini söylemiş ve Mutluluk tarafından da desteklenmesiyle ikisi Hırsın kalkmasına yardım ederek akşam olana kadar yürümüşlerdi. Hava kararınca oldukları yere yığılarak hemen oracıkta uyuyakalmışlardı. Hırs artık arkadaş olarak gördüğü Mutluluk ve Heyecanın kendisini orada bırakmamalarından dolayı onlara hayranlık duymuş ve onlara özenmişti. Sabahın ilk ışıklarıyla kaldıkları yoldan bu üçlü yolculuklarına devam etmişlerdi. Altıncı günlerinin akşamına doğru ıhlamur ağacına varmış bulunuyorlardı. Yaşadıkları her türlü sıkıntılara rağmen Hırs iyi kalpli olmayı, Mutluluk olaylara nötr bakmayı, Heyecan ise azda olsa sakin olmayı birbirlerinden öğrenmişlerdi .
Ihlamur ağacının altında biraz dinlenip yollarına devam etmeyi planlarken beklemedikleri bir olay yaşarlar.Kibir onları tüm yolculuk boyu gizlice takip etmiş ve onlar dinlenirken çıkış kapısından ilk olarak çıkmıştı. Bunu ilk fark eden Mutluluk diğerlerini uyandırarak Kibrin peşinden yolculuklarının sonu olan çıkış kapısından çıkmışlardı.Ama artık çok geçti çünkü Kibir çoktan ekvatorun Gargamel halkına ait olaması kararını vermişti.Bunun üzerine hayal kırıklığına uğrayan üçlü ve siyah beyaz çok üzülmüşlerdi.Fakat sonradan fark ettiler ki yolculukları boyunca birbirlerinden ayrılmayan, birbirlerine destek çıkan bu üçlü ve siyah,beyaz bir aile olmuşlar ve iki halk arasında bu aileye yaşadıklarından dolayı gri adını takmışlar ve ekvatoru gri ailesinin hak ettiğini düşünerek ekvatora da gri ismini takarak ekvatoru gri ailesine ve onlar gibi olan alilerin yaşam alanları haline getirilmiş ve bu sayede asırlar önce kaybedilen barış geri gelmiş ve tek bir duygu halkı olarak yaşamlarına devam etmişler…