GÖRDÜĞÜM EN GÜZEL ŞEY

Bir sabah vakti erkenden uyandım, dışarı baktığımda kar yağdığını fark ettim. Her yer bembeyazdı. Koşarak annemi çağırdım. Çoktan kalkmıştı. ”Anne, bak! Kar yağıyor, her yer bembeyaz olmuş!” diye çığlık attım. Annem de ”Okuldan gelince oynarsın.” dedi. Hemen telefonumu elime aldım ve 5-C grubuna yazdım ve herkese poşet getirmesini söyledim. Bu fikri arkadaşlarım da sevmişti. Hemen anneme ”Evde poşet var mı?” diye sordum. Annem, ”Evet.” dedi. Bir yandan da kahvaltıyı hazırlıyordu. Üstümü değiştirmek için yukarıya çıktım. Ne giysem diye dolaşırken dışarıdan bir ses geldi. Hemen bahçeye indim, çamur içinde hafiften yaralı yavru bir köpek gördüm. Hemen anneme, ”Anne, çabuk gel!” diye bağırdım. Annem alelacele geldi. Bana,”Ne oldu?” diye sorduğunda gözümle işaret ettim. Annem yanına baktığında ”Bu gördüğüm en tatlı şey.” dedi. Onu içeriye aldığımızda güzelce yıkadık, okula biraz geç kalmıştım ama bir canlının hayatını kurtarmak daha önemliydi. Annem o gün köpekle ilgilenmek için evde kaldı. Bense okula ikinci ders yetiştim. Servisle eve dönerken karla oynadığımı ve köpeğimle oynadığımı hayal ettim. Eve geldiğimde annemle köpek beni karşıladı. Anneme ”İsmi ne olacak?” dedim. Annem de tüm gün düşündüğünü ve Max olması gerektiğini, akşam dayımların eve geleceğini söyledi. Çok mutluydum. Kuzenlerimi bir aydır göremiyordum ve onları Max ile tanıştıracağım için çok heyecanlıydım. Babam, ben, annem, dayım, kuzenlerim, yengem ve Max birlikte çok güzel bir gece geçirdik ve herkese Max’i nasıl bulduğumuzu anlattım ve o, gördüğüm en güzel şeydi.