Günlerden bir gün yağmurun sesi ile camdan dışarıya baktım ve yağmurun çok kısa bir sürede dinebileceğini düşündüm. Çünkü yağmur yavaşlamıştı ve güneş arkadan hafif gözüküyordu. Düşüncem doğru çıktı, yağmur dindi ve gökkuşağı çıktı. O gökkuşaklarının altından geçince ne olacağını çok merak ediyordum. Artık dayanamayıp çantamı topladım ve yola çıktım. Gökkuşağının altına baktım ve ne göreyim… Bir gezegen! Gezegen rengarenk, bir sürü eğlenecek yer var ve bir kazan dolusu para çikolata var. Ama bunlar sadece dikkat çekenleri, daha çok şey var. Mesela içinden gökkuşağı renginde sular akan kaydırakların yanında rengarenk dondurmalar satan bir dondurmacı. O kaydıraktan kaydıktan sonra içi rengarenk para şekerlerle dolu bir havuza düşüyoruz. O dondurmaları yiyince de bize bir enerji geliyor. Orada başka bir eğlence yeri de tırmanma salkımları! Tırmanma salkımları ile çok güvenli bir şekilde dev gibi olan üzüm salkımlarına tırmanabiliriz. Sonra bu gezegene bir ad koymalıydım. Bu gezegen bir gökkuşağının altında olduğu için bu gezegenin adı ‘’Gökkuşağı Gezegeni’’ olmalı dedim.
