GİZLİ MEKTUP

Bir Cumartesi sabahı kapı çaldı. Hemen kapıya koştum, kapının yanındaki kutuda bir zarf vardı. Heyecanlanıp hemen açtım, bu bir mektuptu. Büyük bir hevesle hemen okumaya başladım çünkü kimse bana mektup yazmazdı. Bu kim olabilirdi ki. Zarfın içinde bazı eşyalar vardı. Mektubu okumadan önce eşyalara göz attım. Eşyaların arasında bilezik, kolye, çok eski bir çanta, güneş gözlüğü ve daha bir çok şey vardı. Bu eşyaları gözüm bir yerden ısırıyordu ama nereden olduğunu bir türlü hatırlayamadım. Belki mektubun içindeki yazılar bana yardımcı olabilirdi. Hemen mektubu okumaya başladım. Okurken hatırladım ki bu eşyalar bu mektubu yazan kişi çocukluk arkadaşım Özgür’dü. Mektubu okurken çok duygulandım neredeyse ağlayacaktım. Mektubun içinde arkadaş olduğumuz günden bugüne kadar tüm her şey kısaca özetlenmişti. Hemen bir kağıt alıp arkadaşıma mektup yazdım ve eşyalar için teşekkür ettiğimi, onu çok özlediğimi ve kısa bir süre içinde buluşmak istediğimi yazdım. Yazının altına da telefon numaramı yazdım. Ertesi gün beni bilinmeyen bir numara aradı. Arayan Özgür’dü. Benimle aynı şehre taşınmış. Ben de çok sevindim bu duruma. Ertesi hafta yüz yüze görüşmek için anlaştık. Onun geleceği gün bir sürü hazırlık yaptım. Özgürün eskiden sevdiği bir kaç yiyeceği de tabii. Özgür geldiğinde çok yorulmuştum ama tüm yorgunluğumu unutturdu. İkimiz de birbirimizi çok özlemişiz, beraber harika zaman geçirdik.

(Visited 166 times, 1 visits today)