Merhaba Arkadaşlar,
Yani daha doğrusu sevgili günlük, uzun zamandır günlük tutuyorum ama bu yazacağım şey yazdıklarımın en garibi olacaktır. Bu sabah her zamanki gibi okula gittim, tüm dersler güzel geçti sadece müzik dersi azıcık değişikti. Müzikle ilgili hiçbir şey yapmadık, serbest kaldık. O sırada Duru, Sarp ve Meyve’nin bana baktığını gördüm. Aslında Meyve’nin adı “Merve” ama sürekli meyve yiyip meyve dediği için ona öyle sesleniyorlar, artık benim dilime de bulaştı neyse bu Merve’nin zaten hoşuna gidiyor. Ne diyordum, Duru bana bakıp güldü aslında benim en yakın arkadaşlarımdan biri ama artık beni sevmiyor bence. Normalde Sarp önceki yıl çok yaramazdı ama sanırım ailesi onunla bu konuda konuşmuş çünkü artık sınıfın en çalışkanı oldu. Normalde Ejder sınıfın yıldızıydı ama Sarp’a değişince onun ışığı söndü. Ejder benim sıra arkadaşım, genelde teneffüslerde benimle konuşur, uzun zamandır birbirimizi tanıdığımız için mi bilmiyorum. Çok uzattım değil mi hadi konumuza dönelim, bana bakıp konuşuyorlardı belki dedikodu yapıyorlardır, bilmiyorum ama öyle görünüyorlar. Müzik dersinden sonra satranç odasına toplandılar birkaç kere kapıyı açmaya çalıştım ama kitlemişler. Ejder bana bu konuda destek veriyor, kapıyı beraber zorluyoruz ama işe yaramıyor. Neyse son dersi kütüphanede işledik. Büyük ihtimalle Sarp, Duru ve Merve benimle ilgili bir konuyu not alıyorlardı yani öyle görünüyordu uzaktan. Eve tek başıma gitmek istemediğimden Ejder’ e benimle gelip gelemeyeceğimi sordum, kabul etti ve hemen evin yolunu tuttuk. Ejder’in evi okula daha uzak olduğu için ilk ben eve vardım. Annem, Ejder ile azıcık sohbet etmek istemişti. Ejder kabul etti. Annemle Ejder konuşurken ben hemen bir duş aldım, ondan sonra Ejder’i yolcu ettik. Annem “Kirli kıyafetlerini ver yıkayacağım.” gibi bir şey demişti; kıyafetlerimi çıkarıp anneme verdim. Yarım saat sonra annem beni çağırdı ve “Kıyafetlerini al.” dedi. Ben de hemen gidip kıyafetlerimi aldım. Pantolonumun cebinde bir şey var gibiydi, hemen aldım, bir kağıt parçasıydı bu, kağıdı okudum. Hemen anneme seslendim; “Anne cebimde ” ‘Hemen beni ara!’ yazan bir kağıt parçası var.” dedim. “Altında ise son rakamı silinmiş bir numara yazıyor, keşke yıkamadan önce baksaydım.” Annem bana içeriden garip garip bakarak “Arkadaşın şaka yapmıştır sana.” dedi. Hemen telefonumdaki kayıtlı numaralara baktım. Ejder’in, Duru’nun, Sarp ve Merve’nin numaraları öyle başlıyordu. Hemen hepsini aradım ama hiçbiri telefonunu açmadı. Hepsine mesaj attım. “Umarım görürler.” dedim kendi kendime, sonra bir anda hepsi “Parka gel.” yazdılar mesajla. Park bize uzaktı ama neyse işin ucunda arkadaşlarım olunca hiç hayır diyemiyorum. Hemen anneme söyleyip parkın yolunu tuttum. Parka vardığımda bizimkilerin hepsini ağacın altında bir şey kapatırken gördüm. Hepsi birden ” İyi ki doğdun!” dediler. Doğru bugün benim doğum günümdü, çok mutlu olmuştum. Arkadaşlarımın benim için böyle bir şey yapmaları benim için çok önemliydi. Bu sürprizden ki saat sonra eve gittim. Evde annem, babam ve kardeşim beni pasta ve hediyeler hazırlanmış bir şekilde karşıladılar. Hediyeleri açtım, pasta yedim ve ondan sonra odama gittim.
İyi geceler günlük, seni çok seviyorum.