Merhabalar, sizlere başımdan geçen çok ilginç bir olayı anlatacağım.
Bir sabah uyandığımda, kahvaltıdan önce her zaman yaptığım gibi önce kitap okuyacaktım. Bir gün önce bitirdiğim kitabımı başucumdan alıp kaldırdım, yeni bir kitap almak için kitaplığıma gittim, fakat kitaplığımda ki tüm kitapları bitirdiğimi fark ettim. Bu durumu anneme söyledim. Annem kahvaltıdan sonra kütüphaneye gidebileceğimizi söyledi. Hızlıca kahvaltımızı yaptıktan sonra hemen hazırlandım ve kütüphaneye gittik. Çok heyecanlıydım çünkü ilk kez kütüphaneye gelmiştim.
Her yer kitaplarla doluydu, hangisine bakacağımı bilemedim. Eski kitaplar da çoktu; bu kütüphane, Ankara’nın en eski kütüphanesiymiş. Önce bütün koridorları gezmek istedim, annem beni buraya daha sık getirmeli diye düşündüm. Sonra gözüm birden bir kitaba takıldı. Kitap sanki beni çağırıyordu. Kitabı almak için uzandım, oldukça eski ve üstü de tozlu bir kitaptı. Kitabı elime aldım, cildi çok güzeldi, üzerinde hiçbir şey yazmıyordu. İçine bakmadan hemen karar verdim, bu kitabı okuyacaktım. Kitabı aldık ve eve geldik. Hemen odama gittim, kitabı okumak için sabırsızlanıyordum. Yatağıma uzandım, kitabın sayfalarını çevirdim… Kitapta hiç yazı yoktu. Çok üzüldüm, kitabı kapattım, şaşırmıştım.
Biraz dinlenmek için uzandım, uyuyakalmışım… Uyandım, mutfağa gittim, kitap elimdeydi hâlâ, inanamıyordum. Bir bardak su içtim, kitabın sayfaları açıldı. Birden yazıların belirdiğini fark ettim. Önce korktum, sonra kitabın sihirli bir kitap olduğunu anladım. Hemen kitabı okumaya başladım. İçerisindeki kahramanlar birden odama geldiler, sanki bir tiyatro sahnesi gibiydi. Kitap bitsin istemedim, çok heyecanlandım. Her kitap gibi, bu kitap da bitti. Sonra kitap, açık pencereden havalandı, uçtu gitti… Kim bilir, acaba şu an nerededir?