GİZEMLİ KİTABIN KRALİÇESİ

Bir okul çıkışında eve doğru yürürken gizemli bir kütüphane gördüm. İçerisi çok güzel dizayn edilmişti. Kapıdan içeriye girdiğimde, yaşlı bir kadın tarafından karşılandım. Yaşlı kadın, elimdeki doğum izini gördüğü an uzun bir süre boyunca elimdeki ize baktı ardından büyük bir şaşkınlık yaşadı. Elinde tuttuğu bardağı düşürmüştü. Fakat hemen ardından sevinçle gülümseyerek “Hoş geldin, kraliçem!” dedi coşkuyla. Ben ise bu sözleri duyunca neye uğradığımı şaşırmıştım. Yaşlı kadın, kendini ciddileştirerek gelecekteki dünyanın kraliçesi olacağımı söyledi. Ben o an sadece yaşlı kadının yüzüne şaşkın bir ifadeyle olayı anlamaya çalışıyordum. Daha sonra beni, çok eski görünen bir kitabın yanına götürdü. Kitabın üzerinde bir el tılsımı işareti bulunuyordu. Daha sonra yaşlı kadın elimi işaret ederek elimde bulunan doğum izime bakmamı söyledi. O an inanmayarak kitabın üzerindeki el izi işaretiyle benim doğum izimin tıpa tıp aynı olduğunu  fark ettim. Doğum izimin gizli bir anahtar olacağı aklıma bile gelmemişti. Yaşlı kadın benden bu kitaba elimi dokundurmamı istedi. Elimi kitaba dondurduğum an, yaşlı kadın ile ben başka bir dünyaya ışınlanmıştık. Yepyeni bir dünya  karşılamıştı beni. Burası gelecekteki dünyaydı. Renkli çiçeklerle süslenmiş, kuşların cıvıltısıyla dolu, savaşsız ve huzurlu bir dünyaydı burası. Herkes, kraliçelerinin geldiğini duyduğunda, sevinç çığlıkları atmaya, ”sonunda geldin kraliçem” demeye başlamıştı. Kütüphaneci yaşlı kadın bana buranın koruyucularından birisi olduğunu söylemişti. Eğer bana hazırlanan 3 zorlu sınavı da başarıyla geçersem beni bu dünyanın kraliçesi yapacaklarını söylediler. Ben ise zorlu bir mücadelenin ardından, cesaretim ve azmimle bu sınavları geçmiş, gelecek dünya için önemli görevlere layık olduğunu kanıtlamıştım. Sonunda, gelecekteki dünyanın kraliçesi olarak taç giymiştim. Artık gerçek dünya ile gelecekteki dünya arasında geçiş yapabilen gizemli bir kitabın sahibi olmuştum. Her iki dünyada da adaleti, sevgiyi ve huzuru yaymış, halkın ise sevgisini ve güvenini kazanmıştım. Hem bir insan hem de bir masal kahramanı gibi yaşamıştım.