Siz de bu hissi bilirsiniz, örneğin bir alışveriş merkezinde üstünde “SADECE PERSONEL” veya “GİRİLMEZ” yazan kapılar görünce hep içinde ne olduğunu merak edersiniz. İşte bu da böyle birinin hikayesi.
Batu hayatının çoğunu bir fabrikada çalışarak geçirmişti. Tam olarak 30 yıldır orada çalışıyordu ve onu hep meraklandıran bir şey vardı. O şey fabrikanın girişinin yakınındaki büyük kırmızı kapıydı ve üstünde girilmez yazıyordu. Fakat orada çalışan kimse bu kapının arkasında ne olduğunu bilmiyordu. Hatta o kapıyı açanların anında kovulduğunu söyleyen söylentiler bile vardı. İşte bu yüzden bu kapı Batu’yu delirtiyordu. Sadece içinde ne olduğunu öğrenmek için kovulmayı bile göze almaya başlamıştı. Fakat hep bu kadar merak etmiyordu. İşe ilk geldiği zamanlarda kapının olduğunu bile fark etmemişti. Sonra kapıya ilgili söylentileri duymaya başlamıştı ve merak etmeye başladı. Ara sıra içinde ne olabileceğini düşünüyordu. Tahminlerinden bazıları: temizlik malzemeleri, fabrikadaki makineler için yedek parçalar ve paraydı. Ama hala bunların neden böyle saklı olduğunu anlamıyordu- tabii ki para dışında -. Zaman geçtikçe tahminleri daha değişik olmaya başladı, orada lazer kılıcı bile olduğunu düşünmeye başlamıştı. Her gün iş yapmaktan çok kapıyı düşünüyor, yakalanmadan girmenin yollarını arıyordu. Planı kusursuz olmalıydı çünkü patronu onu daha önce kapının yanında yakalamıştı ve onu uyarmıştı. Aklına gelen ilk fikir oraya havalandırmadan girmekti. Fabrikada büyük bir havalandırma sistemi olduğunu biliyordu. Planı: 1 günlüğüne izin almak, gizlice işe gitmek ve sonra havalandırma sistemine girip odaya ilerlemekti. Bunun kusursuz bir plan olduğundan emindi.
Zaman gelmişti, işe gidiyordu. Vardığında kimseye yakalanmadan 
havalandırmaya koştu ve içinde emekleyerek ilerlemeye başladı. Odanın olduğunu düşündüğü yöne doğru gidiyordu. Bir süre sonra istediği yere geldi ve dışarı çıktı. Ne yazık ki yanlış odaya gelmişti. Geldiği odada patronu ve birkaç kişi toplantı yapıyordu ve hepsi onu fark etmişti. Ne yapacağını şaşırdı, herkes ona bakıyordu. Hemen dışarı koşmaya başladı, artık kaybedecek hiçbir şeyi kalmamıştı, zaten kovulacağını biliyordu. Kapıya ulaştığında uzun uzun baktı, yıllardır merak ettiği şeyi sonunda görecekti. Girilmez yazan kapıyı ardına kadar açmış bulundu. İşte önünde duruyordu, yıllardır görmek istediği şey. Biraz hayal kırıklığına uğradı ama yine de sonunda içeriyi gördü. İçeride küçük bir kasa vardı. Batu bunun bir para kasası olduğunu hemen anladı. Fakat kasanın şifresini bilmiyordu. Bu kadar şeyi boşuna yapmıştı. Dışarı çıktı ve arabasına binip evine gitti ve bir daha asla fabrikaya dönmedi.