Çoğumuzun hayali dünyayı gezmek, birçok dil öğrenip yeni kültürleri deneyimlemek. Peki bunları gerçekleştirince dünya insanı olur muyuz? Yoksa dünyadaki önemli bir sorun için çözüm bulmak için çalışınca mı dünya insanı oluruz?
Bence bir insan dünyanın geleceğini değiştirecek ve büyük bir sorunu çözecek bir keşif yaparsa dünya insanı olur. Dünyada başlıca bir yığın sorun varken bunların birinin bile çözülmesi dünyanın kaderini değiştirebilir.
Peki dünya insanı nedir? Yeryüzünde yaşayan insanların din, dil, ırk, renk ayrımı olmaksızın kendilerini dünya insanı saymalarıdır. Dünyanın yaşadığı sorunları farkında olan bireylerdir.
Gezegenimiz için acilen çözülmesi gereken altı sorun vardır. Bunlar: Hava kirliliği, iklim değişikliği, ormanların tahrip edilmesi, hayvan türlerinin soylarının tükenmesi ve toprak dejenerasyonudur. Bu sorunlar aslında tek bir kişinin çözebileceği sorunlar değil. Bu sorunları ancak tüm ülkeler birlik olarak çözebilir. Sorunların çözümü için uğraşan ve çaba gösteren insanlar bence dünya insanlarıdır.
Dünyayı gezmek, yeni kültürler görmek, farklı diller öğrenip o dili konuşan insanlarla konuşmak eşi benzeri olmayan deneyimlerdir. Fakat bu deneyimler bizi dünya insanı yapar mı? Bence yapmaz. Bu deneyimler bizi bilgi sahibi, kültürler hakkında bilgili bireyler yapar ama bizleri birer dünya insanı yapmaz.
Henry David Thoreau Dünya insanı olarak örnek verilebilecek bir isimdir. Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı yazar, şair, tarihçi, filozof, vergi direnişçisi, kalkınma eleştirmenidir. Aynı zamanda bir natüralisttir.
Başyapıtı “Walden” kitabında geçen çevre konusundaki fikirleri çevreyi korumanın ve modern çevreciliğin en önemli satırlarıdır. Natüralizm hakkında verdiği bu önemli fikirlerin yanı sıra “Sivil İtaatsizlik” makalesi de siyaset için önemli izler bırakmıştır. Sorunları çözememiş olmasına rağmen izler bırakmış, sorunları çözmek için çalışmalar yapmıştır.
Farklı bir dünya vatandaşı Nice Nailantei Leng’ete ’dir. Nice Nailantei Leng’ete Afrika’nın bazı yerlerinde kız çocuklarına yapılan ve kızlarının hayatlarının bazı noktalarında ölmelerine sebep olan ”Sünnet” seremonisinden sekiz yaşında kaçarak diğer kız çocuklarına örnek olmuştur. Kaçmasından yaklaşık yirmi yıl sonra on beş bin kızın bu seremoniden ve çocuk evliliğinden kurtulmasını sağlamıştır.
Konuyu toparlayacak olursak bence dünya vatandaşı olan insanlar dünya sorunları üzerine çalışmalar yapan, diğer insanların sorunlarına ışık olan insanlardır. Birçok dil bilen ve bütün dünyayı gezmiş insanlar bence dünya insanı değillerdir. Bizler de bu ilham verici insanlar gibi dünya sorunlarını çözmeye yönelik çalışmalar yaparsak ve başarılı olursak biz de birer dünya insanı olabiliriz.