GERÇEKLER

GERÇEKLER
Bir gün uyanmıştım. Okula gittim. Okulda herkes altımızda yaşayan minik cüceler var diyorlardı. İnanmıyordum. Çok saçmaydı, dedim ki “saçmalama öyle bir şey yok.” Dedim. Arkadaşım “Gördüm” dedi. Bende “ Nerede” dedim. O da bir mağarada dedi. Bende “Gerçekten mi mağara nerede Kaf dağının ardında mı? Arkadaşım “çıkışta benimle gel dedi.” Okul bitti, arkadaşım beni karanlık bir yere götürdü. Bahsetmiş miydim ben karanlıktan korkarım. Neyse konuya dönelim. Sonra arkadaşım beni gerçekten bir mağaraya soktu. Dala bastık, bir yaratık geldi. Kaçtık, kaçtık sonra ben dengemi kaybedip düşüyordum da arkadaşım beni tuttu. “Gördün mü” dedi. Bende “hayır” dedim. “Nasıl” dedi. Bende “Karanlıktı göremedim.” Dedim. Saat geç olmuştu eve gittim. Yattım. Rüyamda bir cin vardı. El salladı. Bende ona garipçe el salladım. Bana dedi ki “KAÇ!”. Gözleri kararıp bana yumruk atarken uyandım. Okula gittim. Arkadaşım fener getirmişti. Gene girdik. Feneri açtım, duvarda gizemli yazılar yazıyordu. Okunmuyordu. Sonra içeriden sesler geliyordu. Alta ışı tuttum ve o da ne bir cüce. Ben ona baktım o bana baktı. Eğildim. “Sen gerçeksin” dedim. Cücede “ tabii gerçeğim ya sen gerçeksin de ben niye gerçek olamıyorum” dedi. Ben ise işte o zamanda mucizelere inanmazdım ama yanılmış olduğumu anladım.