Bazı insanlar kişilik ve zekanın doğuştan beri sabit olup hiç gelişim sergilemediklerini düşünüyor oysa ben böyle düşünmüyorum özellikle ergenlik olmak üzere hayatımızın çoğu kısmında zekamızda kişiliğimizde değişebilir. Mesela bir insan ergenlik döneminde büyük bir travma ile karşı karşıya gelirse mu kişiliğinde önemli değişikliklere yol açabilir ya da biriyle tanışır ve tanıştığı kişiyle kendini yakın hissettiğin den dolayı kendisine o kişiden bir şeyler katabilir . Zekaya örnek verecek olursak da yine yeni tanıştığın herhangi bir insan ya da tanıdığın bir bilim insanı sana çok şey katabilir ya da herhangi vereceğin bir karar mesela bir şey yönelmeni sağlayacak bir karar verirsen bazı durumlarda bu hem kişilik hem de zeka olarak sana geri dönebilir ama bu şeyler sana olumlu yönde geri gelebilecekken aynı zamanda kötü yönde geri gelebilir . Bu değişimler genellikle çevresel etkilerden dolayı meydana gelir bunlara örnek vermemiz gerekirse saten travmalardan bahsetmiştik bunun yanında okuduğunuz bir kitap , tanıştığınız bir insan , örnek aldığınız bir ünlü(bilim insanı vb.),izlediğiniz bir tiyatro veya film , kendi içinizde aldığınız kararlar , yöneldiğiniz sporlar konular bunlara daha fazla örnek verebiliriz . Bunların dışında bazı insanlar vardır bu saydıklarımın hiç bir başlarına gelmez ya da birinden duymazlar o kişiler az olsa da kişilikler değişmeyebilir bana kalırsa bu çok kötü bir şey bununla beraber bazı insanlarda hayatlarına hiç bilgi almadan sabit düşünceli bir şekilde devam ederler. Bu insanlar genellikle zekaları kişilikleri gelişmez ve sabit kalırlar bunu destekler nitelikte Ovidius şöyle demiş “ Öğrenmek ne güzel , şeydir düşmandan olsa bile“ . Kişiliğin ve zekanın doğuştan geldiğini düşünenler olduğunu söylemiştim bunların karşısında olabilecek bir sürü araştırma var bu araştırmalara göre çocukların %40 ergenlik çağındaki insanların %50 yetişkinlerin %60 ının kişilik ve zekada gelişim tespit ediliyo yine aynı araştırmaya göre bu değişmelir %75’inin çevresel %25`inin genetik nedenler meydana geldiği bulunmuş tabi ki de yüksek zekanın genetik olarak görüldüğü yerler vardır bu kişilerin kişilikleri de büyük oranda sabit kalır . Mesela bazı bilim insanların doğuştan gelen bir zekası ve kişiliği vardır zekası diğer çocuklara göre daha yüksek ve kişiliği farklıdır bu yüzden dışlanabilirler ama yetişkin olduklarında sadece o çocuğun bazı şeyleri onlarda daha erken fark edip ona göre davranışlarını sergilemiş bazı şeyleri daha önce kavrayıp daha hızlı yol almıştır. Tabi bu çok küçük bir kısım genel olarak bakarsak çoğu bilim insanının zaman geçtikçe kişiliği oturur ve zekası gelişir bu insanların diğer kişilerden farkı sadece erken aldığı çok önemli kararlar farkındalık göstermelerini sağlar bu yüzden de ben genellikle kişiliğin zekanın doğuştan sabit olmadığına yani genetik nedenlerden dolayı kişilik ve zekanın oluşmadığı düşünüyorum.
