Gelir, bir bireyin üretim ve hizmet süreçleri sonucu elde ettiği maddi ya da nesnel getiridir. Gelir dağılımı ise milli gelirin bireyler, sosyal gruplar ve üretim faktörleri arasında bölüşülmesi olarak tanımlanır. Kimi zaman kişiler, bazı sebeplerle yeterli düzeyde gelir elde edemeyebilirler. Bu noktada devletin, bu kişilere geçimlerini sağlayan gelirleri ulaştırabilmesi adına yeniden dağıtım tedbirlerini uygulaması gerekir. Devletin gelirleri daha eşitlikçi düzene sokma çabası, gelirin yeniden dağıtımı olarak adlandırılır. Bu amacı gerçekleştirmek için kullandığı araçlar ise; istihdam, ücret, fiyat kontrolleri ve vergiler ile kamu harcamalarıdır. Gelir dağılımında adaletin sağlanması; toplumsal refahı artırır, fırsat eşitliğini artırır ve ekonomik istikrarı sağlar. Adil dağılmayan gelir sadece ekonomik değil sosyo-kültürel ve politik sorunlara da neden olur. Bu sebeple ülkemizde gelir dağılımında adalet çok önemlidir.
Gini katsayısı, bir ülkedeki milli gelirin eşit dağılıp dağılmadığını ölçer. Katsayı 0’a yaklaştıkça dağılımda eşitliğin olduğu, 1’e yaklaştıkça gelir dağılımında eşitsizliğin görülür. 2022 yılında ülkemizin Gini katsayısı yaklaşık 0,410’dur. Bu değerlere bakıldığında ülkemizde gelir dağılımının pek de adil olmadığı görülmekte. Peki bunun nedenleri nelerdir? Gelir dağılımını etkileyen bir çok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlere örnekler ise: Gelir dağılımını etkileyen faktörler, emeğin dağılımı, cinsiyet yapısı, yaş yapısı, eğitim düzeyi, servetin dağılımı, faktör fiyatları, küreselleşme, enflasyon ve dolaylı-dolaysız vergidir. Emeğin dağılımı: Gelirde eşitliğin sağlanması için gerekli unsurlardan biri ise kişinin emeğine göre karşılığını almasıdır. Örnek olarak aynı mevkii de çalışan iki insandan birinin az çalışıp diğer çalışanın, işini canını dişine takarak yapan kişinin aynı karşılığı alması beklenemez. Fakat ülkemizde sosyal sınıf farklılıkları nedeniyle bu unsura sık rastlanmaktadır. Bir diğer özellik ise küreselleşmedir, küreselleşme sadece ülkemizde değil tüm dünyada etkisini göstermektedir. Küreselleşme ile sadece ülkeler arası değil hemde ülke içinde dağılan gelir payları da etkilenmiştir. Kapitalist sistem adı verilen bu sistemde zenginler daha zengin, fakirler ise daha fakir hale gelmektedir. günümüzün liberal kapitalizminde, insanların önemli bir yüzdesi hem sermayeden hem de emekten gelir elde etmektedir Gelir dağılımında yükseldikçe kişinin sermayeden elde ettiği gelir payının arttığı hala doğrudur; ancak, çoğu zaman zenginlerin hem yüksek sermayesi hem de yüksek emek geliri vardır. Çalışmamızın amacı, kapitalizmin deneysel olarak farklı biçimlerini sınıflandırmamıza izin veren yeni bir eşitsizliğe bakma yolu sunmaktır.
Tüm bu bulgulara bakıldığında kapitalist sistem ve devlet faktörü göz önünde bulundurulduğunda, gelir dağılımı devlet desteğiyle iş gücü göz önünde bulundurularak ayarlanmalıdır.