Merhaba, adım Zen. 40 yaşındayım. Size göre gelecekteyim, 2050 yılında. Sizinle nasıl iletişime geçebildim diye soruyorsanız söyleyeyim; bir zaman makinesi icat ettim, içine sadece canlılar değil cansız varlıklar da girebiliyor. Bir video çektim, kamerayı makinenin içine koydum ve 2021’e gönderdim. Üzerine de “Haberlere koyun.” diye not bıraktım. Eğer bunun düzmece olduğunu düşünüyorsanız size kanıtlayayım. Haber spikeri 5 saniye sonra “Bu adama inanmıyorum.” diyecek.
-Bu adama inanmıyorum.
Bakın, doğru bildim. Bu bir tahmin değildi, ben bunu gördüm.
Neyse, şimdi asıl konuya giriyorum. 2040 yılında “Zen” ismini çok duyabilirsiniz. Çünkü 2040’ta ben dünyanın en büyük, başarılı şirketini açıyorum. Dünyanın dört bir yanından insanlar şirketime gelip eşya satın alıyorlar. Ama bunlar normal kırtasiye eşyaları değil. Bunlar “Zeni Kapsülleri”. Adını böyle koydum çünkü havalı. İşte bu kapsülleri bir yere fırlatıp kırınca içlerinden sihirli bir araç çıkıyor. Örneğin araba, kanatlı tır, yürüyen uçak, uçak motorlu denizaltı gibi. Daha çok var. Kulağa güzel geliyor değil mi?
Ama değil. Benim bu şirketim yüzünden gerçek anlamda tüm dünyanın parasını aldım. İnsanlar isyan etmeye başladı. Kimse kapsül alamaz oldu. Problem kapsül alamamaları değil zaten. Şimdi beni yakaladılar ve idam edecekler. Bu zaman dilimini kurtarmak için yapabileceğim hiçbir şey yok. Ama neyse ki sizin zaman diliminizi kurtarabilirim. Bu sayede tüm zaman dilimleri de kurtulur. Birazdan beni idam edecekler. Bu yüzden söylemem gerekeni söylüyorum. 2040 yılında Zen ismini duyduğunuz zaman ne yapıp edip o Zen’i bulacaksınız ve ona değerli şeyler verip bu işten vazgeçirtmeniz lazım. Tekrarlıyorum. Sakın, ama sakın, asla bunu yapmasına izin vermeyin. Hoşça-
-Hey! Konuşmayı bırak ve buraya gel!
Gitmem gerek.