Geleceğin Müzeleri

Ben ve ailem müzeleri ve tarihi yerleri gezmeyi çok severiz. Gezdiğimiz müzeleri yine gezsek bile farklı ve değişik şeyler dikkatimizi çeker. Şimdiye kadar gezdiğimiz müzelerden en sevdiklerim Tabiat Tarihi Müzesi ve Resim ve Heykel Müzesi oldu.

Ben Kültür ve Turizm Bakanı olsam müzelerime gelişmiş teknolojili bölümler eklerdim. Örneğin hareket eden heykeller bölümü olabilir. Üzerinde durduğumuz kutuda herhangi bir hareketi yaparsak karşımızdaki heykel yaptığımız hareketin aynısını yapabilir. Çocuklar için hazırlanan çizim salonlarında çizilen resimler bir tabloda hareketli hale getirilebilir. Bu yapılan çalışmaları da başka ziyaretçiler görebilir.

Bir bölümümüz gelişmiş icatlarla geçmiş zamana gitmek için olabilir. Örneğin, artırılmış gerçeklik gözlükleriyle sergilenen dinozor fosilinin olduğu zamanı keşfedebiliriz. Diğer kişiler, gözlüğü takanın gittiği yeri ve yaptığı şeyleri eserin yanındaki ekrandan izleyebilir.

Ayrıca, müzede havada uçuşan ve binebildiğimiz balonlar olabilir. Bu balonlar, yorulmadan müzeyi gezmemize yardımcı olabilir.

Bir bölümümüz ise, uzayda teknoloji ile ilgili olabilir. Mesela, çocukların binebildiği küçük bir kapsül olabilir. Bu kapsülle birlikte uzayda yolculuk yaptıklarını hissedebilir, ekranlarda bazı gezegenleri görebilirler.

Müze gezilerinde ziyaretçilerin mola verebilmeleri için hazırlanan kafelerde çocuklar sıkılmasın diye mini parkurlar olabilir. Bu parkurlar üstten ve alttan geçilen, tırmanılan engellerden oluşabilir.

Ziyaret ettiğimiz müzelerin hiçbirinde böyle özellikler yok. Bu özellikler sayesinde çocuklar müzeleri daha çok sevebilir ve daha çok müzeyi ziyaret etmek isteyebilir.

(Visited 9 times, 1 visits today)