Hep hayalini kurduğum gibi bir fizik laboratuvarında ışınlanma projesinde çalışmaya başlamıştım. Çalışmalarımı bir yandan da kendi evimde kurduğum küçük laboratuvarımda sürdürüyordum. Yedi ay boyunca uğraştıktan sonra amacıma ulaşmıştım. Dünyanın en hızlı ulaşım türü olan ışınlanmanın yolunu bulmuştum. Makine, herhangi bir yere yerleştirildiğinde içine konulan her eşyanın ve istenen her şeyin moleküler yapısını kopyalayarak Dünya üzerinde herhangi bir yere gönderebiliyordu. Tabii ki test etmek için kendimi mutfağa göndermeyi denedim. Tam tahmin ettiğim gibi moleküler yapı sayesinde kendimi mutfakta buldum. Çalıştığını öğrendikten sonra eşyalarımı toplayıp kendimi ABD’de arkadaşım Ece’nin yanına ışınladım. Bir anda beni önünde görünce korkudan yere düştü. Mutfaktaydı ve ben tesadüfen önüne ışınlanıp elindeki bardağı düşürmesine sebep oldum. Oraya bir anda nasıl geldiğimi sorduğunda ona ışınlanmanın yolunu bulduğumu söyledim. Tabii başta bana inanmadı ama mutfağının bir köşesinden öbür köşesine ışınlandığımda birçok soru sormaya başladı: “Bu makineyi nasıl yaptın? Daha fazla yapıp satacak mısın? Yapmak ne kadar sürdü…” Bütün sorularını cevapladıktan sonra ona Disneyland’e gitmek isteyip istemediğini sordum. O da kabul etti. Biletlerimizi aldıktan sonra hemen hızlı bir şeyler aramaya başladık. Çok uzun sürmeden de aradığımız şeyi bulduk. Yüksek bir hız treni… Kuyruk bittiğinde hemen bindik. Gözüktüğünden daha da hızlıydı. Yedi dakikalık eğlenceden başımız dönerek indik. Biraz rahatlamak için bir kafeye gidip iki adet acı Nashville tavuklu sandviç ve iki limonata söyledik. Yemeğimizi yedikten sonra bir korku trenine binip eve döndük. Ben de bir sonraki gün eşyalarım ile birlikte Türkiye’ye geri ışınlandım. Yaptığım yolculukları günlüğüme yazarken aklıma Albert Einstein’ın atom bombası için söylediği “Bilseydim, bilim adamı değil çilingir olurdum!” sözü geldi. Kötü insanların eline geçmemesi için hemen ışınlanma makinesini kimsenin bulamayacağı bir yere saklamaya ve satmamaya karar verdim. Kendim de bir daha asla bu makineyi kullanmadım. Ondan geriye sadece bu hikaye kaldı.
Geleceğin Gezisi
(Visited 9 times, 1 visits today)