Geçmişten bugüne kadar yapay zekâ oldukça gelişti. Fakat bence artık bundan sonrası biraz fazla oluyor. Dediklerine göre yapay zekâ, artık duygularımızı okuyabilecekmiş. Bu sadece bana mı fazla geliyor, diye merak ettim. Bugün sizlere yapay zekânın duygularımızı okuyabilme düşüncesi ile ilgili fikirlerimi anlatmak istiyorum.
Öncelikle, yapay zekâ geçmişten bugüne pek çok işimize yaradı. Fakat yapay zekâ, eğer bir insanın duygularını ve düşüncelerini anlayabilseydi emin olun çok şey değişirdi. Mesela üzgün olduğunuzu ve hiç kimseyle konuşmak istemediğinizi düşünün. Robotunuz gelip sizinle konuşmaya çalışsa pek hoş olmaz ya da kötü bir günün ardından yapay zekâ size o garip sesiyle bir şeyler anlatsaydı bu durum benim hiç hoşuma gitmezdi. Fakat eğer mutlu veya mutsuzsanız ve evde konuşacak kimse yoksa onunla sohbet etmek kulağa pek kötü gelmiyor sanırım.
İşin kötüsü yapay zekâ ne kadar etkili olursa olsun, insanlar için bazen çok rahatsız edici olabiliyor. Örneğin internette dolaşırken bir kıyafete gözünüz takılıyor ve siz daha ne olduğunu anlamadan markanın reklamlarına tutuluyorsunuz. Ama yapay zekâ duygularımızı anlayabilseydi rahatsız olduğumuzu düşünüp daha az rahatsız edici unsurlar ortaya çıkarabilirdi. Bu da bizim için faydalı olabilirdi. Ayrıca ileride, yapay zekâ duygularımızı anlarsa bu iş biraz tehlikeli olabilir. Mesela uzaya giden bir uzay aracını yapay zekâ kontrol ediyor ve uzay aracında bir sorun oldu. Normalde yapay zekânın bütün verileri analiz edip tarafsız bir karar vermesi gerekir. Fakat astronotların kötü hissettiğini öğrenirse kararını değiştirebilir. Bu da gerçekten ciddi sorunlara yol açabilir.
Benim düşüncelerim bu kadar. İnşallah gelecekte yapay zekâ, bu gibi ciddi sıkıntı ve sorunlara yol açmaz.